KARIŞIK

24 Şubat 2016 Çarşamba

KARA YUSUF PAŞA TÜRBESİ

KARA YUSUF PAŞA TÜRBESİ

[Resim: erci%C5%9F.kara-yusuf-pa%C5%9Fa-t%C3%BCrbesi.1.jpg]


Yazı: Bünyamin KARA Sanat Tarihi Bilim Uzmanı
                                                                                            
Kültürün tarihi; insanlık tarihi kadar eskidir. İlk insanla birlikte kültürde doğmuştur. İnsanlar hayatın çeşitli evrelerinde kültürü değişik şekillerde yaşantılarına katmışlar ve onu yaşamışlar.  Bir yaşam tarzı olan kültürün de en önemli bir bölümünü o milletin geçmişte yaptığı eserler oluşturur. Bu eserler kültüre farklı değerler katarak bulunduğu coğrafyanın tapusu niteliğini kazandırır.
        Anadolu coğrafi konumu nedeniyle ilkçağdan itibaren çeşitli toplulukların kültür merkezi olmuştur. Bu kültür merkezlerinden biri olan Erciş’in tarihsel gelişim sürecinde yeri oldukça önemlidir. Bizde kümbetlerden başlayarak Erciş’in tarihsel gelişim sürecindeki yerini anlatmaya devam edeceğiz.

Erciş-Patnos karayolu üzerinde Zortul Köyü yakınlarında bulunan türbe üzerinde herhangi bir kitabe yer almamaktadır. Ancak yapı üzerinde bulunan figüratif bezemelerin Anadolu Türk sanatında hükümdarlık sembolünü ifade etmesi ve ayrıca yapının mimarı ve teknik özelliklerini de göz önüne alınarak, birlikte değerlendirecek olursak; yapı muhtemelen XV. Yüzyıl Karakoyunlu hükümdarı Kara Yusuf Paşaya ait olabileceği düşünülmektedir.
Türbe; iki katlı olarak inşa edilmiştir.  Alt kat (kripta) kare planlı beşik tonoz örtülüdür. Buraya doğu cepheden iki basamaklı taş merdivenle inilmektedir. İç kısmı basit nitelikli kapıdan başka batı yönde açılmış mazgal pencere ile aydınlatılmaya çalışılmıştır. Bu pencere kapı ikilisi aynı zamanda hava dolaşımını sağlayarak içerisinin serin olmasını sağlanmıştır.
Türbenin gövdesi içten silindirik dıştan ise onikigen gövdeye sahiptir. Gövde dıştan çerçevelerle hareketlendirilen bu gövdenin kuzeyinde kapı, diğer yönlerde pencere aralarda ise istiridye yivli nişler yer almakta olup silme ve yuvarlak kavallarla bezenmiştir.
Kuzeyde bulunan üst kat giriş kapısı basık kemer açıklıklı ve sivri kemer alınlıklıdır. Kapının etrafı ters U biçiminde üçlü silmelerle hareketlendirilmiştir. Düz atkı taşlı pencerelerin etrafı ise kaval silmelerle çevrelenmiştir. Tamamen kesme taş malzemeden inşa edilen yapının üst örtüsü piramidal külah şeklinde düzenlenmiştir.
Yapıda süsleme olarak figüratif yoğunluk kazanmıştır. Bununla birlikte yer yer geometrik. Bitkisel ve yazı ya da yer verilmiştir.
                                                   
Kuzey cephede en üste simetrik olarak yerleştirilmiş ve sırt sırta vermiş iki aslan figürü yer almaktadır. Bunların gövdeleri yandan, başları profilden resim edilmiş ve kuyrukları ejder başı şeklindedir. Yine bu cephede kapı kuşatma kemeri içerisine pal met ve Rumi motifler arasına iki avcı kuşu işlenmiştir.

 

Batı pencerede kaval silmelerden oluşan dış çerçeveyi içten daha geniş bitkisel motiflerle bezeli ikinci bir bezeme kuşatmaktadır. Düz atkı taşlı açıklığın etrafı sivri kuşatma kemeri ile çevrilmiş olup tablasında bitkisel kompozisyonlu süsleme yer almaktadır. Kemerin üzerindeki boşlukta ise çift başlı kartal motifi işlenmiştir.

Yapının tek geometrik süslemesi güney pencere alınlığında sonsuzluk hissi veren sekizgenlerdir.
Bitkisel süsleme ise; kuzey cephedeki taç kapı etrafında kıvrık dallar ve bunların çizdiği yarım dairelerden oluşmaktadır. Bununla birlikte gövdenin üst kısmında yapıyı çepe çevre dolaşan ayet-i kursi yapının tek yazı bezemesidir.
                                                
Anonim türbe, Kadem Paşa Hatun Türbesi ile plan ve teknik özellikleri bakımından benzerlik göstermektedir. Buradaki figüratif bezemenin Anadolu Türk sanatında ikonokrif olarak hükümdarlık, güç, kuvveti sembolize etmektedir. Bu özellikleri açısından türbe önem arz etmektedir.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.