HIDIR ABDAL SULTAN
OCAK KÖYÜ(KEMALİYE–ERZİNCAN), XIII. yy. da Hz. Muhammed soyundan gelen seyyitlere tanınan “Yeşil sarık sarma” hakkına sahip Hıdır Abdal Sultan’ın zaviyesi etrafında, söylenceye göre; 12 hane ile kurulmuştur. Çeşitli devirlerdeki Osmanlı kayıtlarından ve padişah fermanlarından elde edilen bilgiye göre Hıdır Abdal Sultan’ın ceddi Hz. Hüseyin’in oğlu Zeynel Abidin’dir. OCAK KÖYÜ Osmanlı devrinde gelip geçene yemek veren bir vakıf niteliğindeydi. Hıdır Abdal Sultan, Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli dervişlerinden olup, tarikat törelerine göre “Düş künler ocağı” mürşidi, ÜSKÜDAR’da türbesi olan, babası hekim Karaca Ahmet Sultan’dan el aldığı için o devre göre ruh doktoru idi. Tıp doktorlarının iyi edemediği sinir ve ruh hastalıklarını kendi telkin yöntemi ile iyileştirmesi ile ün kazanmıştır. Bu ün, daha da ulvileşerek Hakk’a yürümesinden bu güne kadar süre gelmiştir. Her yıl Ağustosun ilk pazarında Kültür etkinlikleri yapılmaktadır. (1999’de 6.sı yapılmıştır.)
OCAK KÖYÜ(KEMALİYE–ERZİNCAN), XIII. yy. da Hz. Muhammed soyundan gelen seyyitlere tanınan “Yeşil sarık sarma” hakkına sahip Hıdır Abdal Sultan’ın zaviyesi etrafında, söylenceye göre; 12 hane ile kurulmuştur. Çeşitli devirlerdeki Osmanlı kayıtlarından ve padişah fermanlarından elde edilen bilgiye göre Hıdır Abdal Sultan’ın ceddi Hz. Hüseyin’in oğlu Zeynel Abidin’dir. OCAK KÖYÜ Osmanlı devrinde gelip geçene yemek veren bir vakıf niteliğindeydi. Hıdır Abdal Sultan, Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli dervişlerinden olup, tarikat törelerine göre “Düş künler ocağı” mürşidi, ÜSKÜDAR’da türbesi olan, babası hekim Karaca Ahmet Sultan’dan el aldığı için o devre göre ruh doktoru idi. Tıp doktorlarının iyi edemediği sinir ve ruh hastalıklarını kendi telkin yöntemi ile iyileştirmesi ile ün kazanmıştır. Bu ün, daha da ulvileşerek Hakk’a yürümesinden bu güne kadar süre gelmiştir. Her yıl Ağustosun ilk pazarında Kültür etkinlikleri yapılmaktadır. (1999’de 6.sı yapılmıştır.)