KARIŞIK

KÜTÜKLÜ BABA TÜRBESİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
KÜTÜKLÜ BABA TÜRBESİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Şubat 2016 Cumartesi

KÜTÜKLÜ BABA TÜRBESİ

                     



Tekkenin restorasyondan önceki hali  
Tarlaların arasında kaybolmaya yüz tutmak üzere olan, geçmişi hakkında çok az
bilgiye sahip olduğumuz, ziyaret edilmeyi bekleyen önemli bir eser.
Hakkında efsanelerin olduğu bir yapı taş mimarisiyle büyük şehirlerde padişahlara
yapılmış türbelere benzeyen bir yapıdır.
İskeçe’nin Gökçeler köyünden aşağı doğru inilerek Kızılcaköy(Polisiton) köyünden
sonra Elmalı(Sidini) köyünüde geçtikten sonra Boru gölüne doğru yöneliyosunuz
Gereviz(Selinon) köyüne geldikten sonra birilerine sormanız gereklidir. Bu önemli
eser bir tarlanın ortasında kalmıştır çünkü, kaderine mahkum bırakılmıştır.
Kültüklü Baba kimdir?
Kültüklü Baba’nın tam olarak nereden geldiği belli değildir.Kültüklü Baba
*Buhara ve Horasan’ gelen atalarimizdan Ahmet Yesevi’nin halifelerinden olup Hacı
Bektaş Veli ile anadoluya gelmiş sonra Rumeli’ye geçmiş Sofya’da ünlü mutasavvıf(
tasavvuf inancını benimsemiş kendini Allah’a adamış kimse) Bali Baba’dan ders
görmüş,sonrada buralara tekkesinin olduğu yerlere yerleşerek burada topluma hizmet
vermeye devam etmiştir.
Şeklinde anlatır; Ekrem Hakkı Ayverdi .
Kayıtlara göre Kültüklü Baba adıyla anılan zatın tekkesi çok güzel bir yerede
ormanların içinde bir su kenarında olduğundan bahsedilir.Günümüzde tekkeden eser
yoktur ve yeri bilinmemektedir.
Çok ilginç bir rivayetten bahseder İsmail Bıçakçı kitabında:
Bügün bir gayrimüslim bir vatandaşın tarlasında bulunan Kültüklü Baba türbesi
tarlanın sahibi sahibi tarafından yıkılmak istenmiş, fakat tam yıkım zamanına yakın
bu vatandaş ağır bir hastalığa yakalanmış ve rüyasında bir zat görerek, bu zat
kendisine ‘bu türbeyi sakın yıkma senin felaketin olur’demiş.Bu kişi o gece rüyasına
giren kişiye yıkmayacağına dair söz vermiş ve iyileşmiştir.
Başka bir efsaneye göre de yine bölge halkından bir gayrimüslim vatandaş tekkede
altın armaya karar vermiş ve mezarı kazmış fakat hiş bir şey bulamamıştır,türbeden
çıkarken bakmış girişte çok güzel bir mermer taş var ne oldu oldu demiş, bari bu taşı
alayım ahırda kullanırım ve taşı yerinden sökerek evine götürmüş, ahırın bir yerine
koymuş gece olunca yatağına yatmış ve rüyasında Kütüklü Baba’yı görmüş,’aldığın
taşı yerine koy,yoksa ölürsün’demiş.Sabaha kadar rüyayı tekrar tekrar görür,sonraki
gün şaşkın bir halde bu gecede rüyama girerse bir hal çaresine bakarız demiş,gece
olunca yine aynı rüya,bir sonraki gecede aynı rüya ve vatandaş bir doktora giderek
durumu anlatır bir sürü tahlil falan adamda bir şey yoktur,Doktor adama ‘sana
rüyanda söyleneni yapmadan bundan kurtulamıyacaksın’ demiş,adam eve gelince
hemen söktüğü mermer taşı almış ve eski yerine koymuş böylece rüyadan
kurtulmuştur.
Biraz mistik olsada bu hikayeler belki bir türbenin bugünlere ulaşmasını sağlamiştir.
Türbe 16. yy.la ait bir yapıdır,tamamen kesme taştan yapılmıştır, iki kubbeli bir
yapıdır ,kubbeler kiremit ortülüdür,giriş kapısı yoktur,iki bölümden oluşur,ilk bölüm
boş,ikinci bölümde bu ulu zatın sandukası vardır.Kitabesi yerınde yoktur ve nerede
olduğu bilinmemektedir.
Temizliği çevre halkı tarafından yapılan türbe,son yıllarda çok iyi bir restorasyondan geçirilmiştir.Uzman ekipler tarafından yapılan restorasyon bitmek üzeredir.Batı Trakya'da böylesine değerli bir tekkenin varliğı dahi unutulmuştur.
Bölgemizdeki bu önemli ata yadigarı türbenin nice badireler atlatarak günümüze
kadar ayakta kalması dahi bir mucizedir,kimsenin bilmediği kuş uçmaz kervan
geçmez bir tarlanın ortasındadır..
Böyle güzel bir eserin daha çok tanıtıma ihtiyacı vardır.
*Buhara:Özbekistan’da tarihi bir şehir.
*Horasan: Tam olarak bilinmemekle beraber İran’ın doğusunda Afganistan tarafında
çok geniş bir alandır.