kızılbaş rumlu aşireti
Rumluasireti , Sivas, Tokat ve Amasya bölgelerindeki Kızılbaşların meydana getirdiği büyük oymaklardandır. Nur Ali Halife, Piri Bey ve Div Sultan tanınmış kişilerdir.
Rumlular'ın çoğu Aras Han ile birlikte Şirvan'da yaşıyorlardı70. Osmanlı fethi üzerine Şirvan' daki Rumlular, gerek insanca gerek malca ağır kayıplar verip perişan bir duruma düşmüşler ve Aras Baran taraflarında tutunmaya çalışmışlardır. Osmanlı fethi başladığı zaman yine Rumlular'dan bir bölüğün Mahmud Sultan idaresinde Hoy'da oturduklarını biliyoruz. Rumlular'dan bir bölüğün de Derviş Muhammed Han ile birlikte Horasan'ın Nişabur şehrinde yaşadıklarını görmüştük.
II. İsmail ve Sultan Muhammed zamanlarında halifetü'l-hulefalık mevkiinin çok defa Rumlular'm elinde olduğunu biliyoruz. İsmail, Hüseyin Kulu'dan sonra bu mevkiti Bulgar Halife'ye vermişti ki, onun da Rumlu'dan olması muhtemeldir. Adı geçen hükümdar, Bulgar Halif e'nin oğlu Nur Ali Halife'ye de emirlik tevcihinde bulunmuştu. Anlatıldığı gibi, İsmail, teberra meselesinde yalan söylediğine kani olup onu (yani Bulgar Halife'yi) azletmiş ve Ustacalu'dan Dede Halife'yi halifetül-hulefa yapmıştı. Anlaşıldığına göre, Sultan Muhammed tahta geçirilince, bu mevkiye yine Rumlu' dan Şah Kulu Sultan getirilmiştir. Şah Kulu Sultan'ı 995 (1587) de halifetül-hulefalık mevkiinde görüyoruz. Abbas hükümdar olunca bu mevkiyi yine Rumlu'dan Deli Budak'ın oğlu Korhmaz (Korkmaz) 'a tevcih etti ise de Mürşid Kulu Han'ın tahakkümüne karşı gelen emirler arasında bulunduğundan onlar ile birlikte öldürüldü. (996 = 1588).
Bunun üzerine eski halifetü'l-hulefa Şah Kulu Sultan bu memuriyete getirildi.
Rumlu' dan bahsedilmesi lazım gelen bir emir de Şah Kulu Beğ'dir ki bu beğ devrinin en ünlü Türkçe şiir söyleyenlerinden biri idi. Hamza Mirza'nın Şeytan lakablı mahbubu hakkında okuduğu şiir, İskender Beğ'den naklen yukarıda zikredilmişti. Sadıki77 onun büyük bir şair olduğunu bilhassa kaydeder
Rumlular'ın çoğu Aras Han ile birlikte Şirvan'da yaşıyorlardı70. Osmanlı fethi üzerine Şirvan' daki Rumlular, gerek insanca gerek malca ağır kayıplar verip perişan bir duruma düşmüşler ve Aras Baran taraflarında tutunmaya çalışmışlardır. Osmanlı fethi başladığı zaman yine Rumlular'dan bir bölüğün Mahmud Sultan idaresinde Hoy'da oturduklarını biliyoruz. Rumlular'dan bir bölüğün de Derviş Muhammed Han ile birlikte Horasan'ın Nişabur şehrinde yaşadıklarını görmüştük.
II. İsmail ve Sultan Muhammed zamanlarında halifetü'l-hulefalık mevkiinin çok defa Rumlular'm elinde olduğunu biliyoruz. İsmail, Hüseyin Kulu'dan sonra bu mevkiti Bulgar Halife'ye vermişti ki, onun da Rumlu'dan olması muhtemeldir. Adı geçen hükümdar, Bulgar Halif e'nin oğlu Nur Ali Halife'ye de emirlik tevcihinde bulunmuştu. Anlatıldığı gibi, İsmail, teberra meselesinde yalan söylediğine kani olup onu (yani Bulgar Halife'yi) azletmiş ve Ustacalu'dan Dede Halife'yi halifetül-hulefa yapmıştı. Anlaşıldığına göre, Sultan Muhammed tahta geçirilince, bu mevkiye yine Rumlu' dan Şah Kulu Sultan getirilmiştir. Şah Kulu Sultan'ı 995 (1587) de halifetül-hulefalık mevkiinde görüyoruz. Abbas hükümdar olunca bu mevkiyi yine Rumlu'dan Deli Budak'ın oğlu Korhmaz (Korkmaz) 'a tevcih etti ise de Mürşid Kulu Han'ın tahakkümüne karşı gelen emirler arasında bulunduğundan onlar ile birlikte öldürüldü. (996 = 1588).
Bunun üzerine eski halifetü'l-hulefa Şah Kulu Sultan bu memuriyete getirildi.
Rumlu' dan bahsedilmesi lazım gelen bir emir de Şah Kulu Beğ'dir ki bu beğ devrinin en ünlü Türkçe şiir söyleyenlerinden biri idi. Hamza Mirza'nın Şeytan lakablı mahbubu hakkında okuduğu şiir, İskender Beğ'den naklen yukarıda zikredilmişti. Sadıki77 onun büyük bir şair olduğunu bilhassa kaydeder