KARIŞIK

KIZILBAŞ ( kaçarlar ) karabağ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
KIZILBAŞ ( kaçarlar ) karabağ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Mart 2016 Cumartesi

KIZILBAŞ ( kaçarlar ) karabağ

KIZILBAŞ ( kaçarlar ) karabağ

Kaçarlar yine Karabağ bölgesindeki yurtlarında oturuyorlardı. Bu esnada başları olan Karabağ beğlerbeğisi İmam Kulu Han, Osmanlı kuvvetleri ile çarpışarak yurdunu korumuş, Ferhat Paşa ordusunun Karabağ'ı fethi üzerine oymağının mühim bir kısmı ile Arasbaran'a çekilmişti. Kendisi Kaçar'ın Yıva yahut belki de Yuva) obasından idi. 996 (1588) yılında adı geçen yerde öldü ve memuriyeti Ziyad Oğulları'ndan Şah Verdi Sultan'ın torunu ve Halil Han'ın oğlu Muhammed Han'a verildi.

Kaçarlar. İran’da yaşamakta olan bir Türkmen kabilesi. 1970 yılında sayıları 25 bin civarındaydı.
Moğollar zamanında İran ve Suriye arasındaki yerleri kendilerine yurt eden Kaçarlar, sonraları Azerbaycan ve Türkmenistan'a göçmüşlerdi. Azeri Türklerinin etnik yapısının oluşumunda Kaçarlar da payı vardır.[1]
İran'ın siyasi hayatında önemli yere sahip olmuşlardır. Kızılbaş kabilesinden olan Kaçarlar Ustaclu, Şamlu, Baharlu ve Afşar gibi diğer 7 kabile ile beraber Safevi Devleti'nin kurulmasına yardım etmişler. Safevi Hanedanı zamanında Karabağ ve Revan'da Kaçarlar egemen idi. I. Abbas (1587-1628) Kaçarları Azerbaycan’dan çıkarıp, Esterabad’a götürdü ve bunların bir kısmını orada yerleştirdi. Bir kısmını da Türkistan’ın Merv taraflarında yerleştirdi.[2]
Kaçar Hanedanı'nın asıl kurucusu olan Ağa Muhammed Han, 1779’da Esterabad’da şahlığını ilan etti. Ağa Muhammed Han, Şah İsmail gibi, başta Kaçarlar olmak üzere, yalnız Türk unsuruna dayanarak İran’da 1779’dan 1925 yılına kadar hüküm sürmüş yeni bir Türk hanedanının hakimiyetini tesis etti

Âzerbaycan, İran ve Anadolu’da yaşayan Türkmen kabîlesi ve İran’da (1796-1925) târihlerinde iktidar olmuş hânedân. Kaçar adı, Türkçe kaçmak kelimesinden türetilmiştir. Moğollar (1206-1320) devrinden beri Hazar Denizi kıyılarında otururlardı. İlhanlılardan Hülâgu Hanın (1256-1264), Alamut Bâtınîlerine ve Sûriye’ye karşı giriştiği seferlere katılan Kaçarlar; Irak, Sûriye ve Anadolu’ya kadar yayıldılar. İlhanlı Devleti yıkıldığı zaman, Sûriye hudûduna yerleştiler. Tîmûr Han Sûriye’yi ele geçirince, onları esas vatanları olan Türkistan’a yolladı. On altıncı yüzyılın başında kurulan Safevî Devleti (1502-1732) kurucusu Şâh İsmâil’i (1502-1524) destekleyen Kaçarlar; bu devirde vezirlik, başkumandanlık, beylerbeylik dâhil devlet kademelerinde vazîfe aldılar. Safevîlerin yıkılmasıyla, 18. yüzyılda Afşarlar (1736-1749) ile mücâdele ettiler. Afşarlı Nâdir Şaha (1736-1747) düşmanca davranan Kaçarlar, Kuzey İran üzerinden Âzerbaycan’a yayıldılar. Kaçarlı Mehmed Ağanın Âzerbaycan vâliliği sırasında İran’daki hâkimiyetleri kuvvetlendi. Zendlere (1749-1796) karşı 1779’da Şiraz’da zafer kazanan Mehmed Ağa, İsfehan bölgesini alarak, şahlığını îlân etti. 1796’da Zendlerin hâkimiyetine son veren Mehmed Ağa, İran’ı bütünüyle zaptetti. Böylece 1796’da kurulan Kaçar Devleti, Ruslarla mücâdele edip, 19. yüzyılda Avrupa devletleriyle diplomatik münâsebetler kurdu. Feth Ali Şah (1797-1834) devrinde Fransa ve İngiltere’ninn yanına çekilmek istenen İran’daki Kaçar Devleti, Çarlık Rusyasının Rint Okyanusuna inme politikasına karşı ordusunu kuvvetlendirerek, Avrupa’dan teknik eleman, silâh ve malzeme getirtti. Feth Ali Şah İran-Rus Harbi (1826-1828) sonunda imzâlanan Türkmençay Antlaşması ileİran, Kafkaslar havâlisindeki haklarını Rusya’ya vererek, Hazar Denizindeki Rus hâkimiyetini kabul etti. Muhammed Şâh (1834-1848) devrinde, Kuzey İran’da Acem asıllı Elbab Ali Muhammed’in talebesi İslâm düşmanı Behâullah’ın kurduğu“Behâîlik” ortaya çıktı. Behâîler Kaçarlı iktidârını tehdid edip, isyanlar çıkardı. Nâsireddîn Şah (1848-1896) Behâîleri kılıçtan geçirdi ise de bir fedâî tarafından öldürüldü. Doğu’nun fethedilmesi için Afganistan ve Herat’taki mücâdeleler, Hindistan’daki Gürganiyye Devleti (1526-1858)nin İngilizler tarafından yıkılmasına kadar devâm etti. Rusya, İngiltere ve Fransa’nın İran bölgesindeki rekâbeti, Kaçarlar Devleti üzerinde Avrupa devletlerinin iktisâdî hâkimiyetini arttırdı. Muzaffereddîn Şâh (1896-1907) devrinde liberalizm ve meşrûtiyet verilmesini isteyenlerin hareketleri karşısında, 1 Ocak 1907’de Meclis-i Şûrâ-yi Millî açıldı. Muzaffereddîn Şahtan sonra tahta geçen Muhammed Ali Şah (1907-1909) Meşrûtiyet Anayasasını îlân etmesine rağmen, tatbik ettirmemesi üzerine, Âzerbaycan ve diğer eyâletlerde Kaçarlı Hânedânına karşı, silâhlı mücâdeleler ile isyânlar başladı. Muhammed Ali Şahın Rus ve İngiliz kontrolündeki iktidârına ihtilâlciler son verince, yerine oğlu Ahmed Şah (1909-1925) geçti. Birinci Dünyâ Harbinde tarafsız kalan Kaçarlar Hânedanının ülkesi, Ruslar ve İngilizler tarafından muhârebe alanı olarak kullanılıp, buradan Osmanlı Devletine saldırılar tertiplendi. Harp sonrasında İran’da mahallî isyânlar ve ayrılma taraftarı hareketler gelişti. Bolşevik Rus orduları Kuzey İran’a girdi. İngilizler Ahmed Şahı 1923’te Londra’ya götürünce yerine saltanat nâibi ve ordu başkumandanı Ali Rızâ Han vekâlet etti. 1924’te İran Millî Meclisini elde eden Ali Rızâ Han, 1925’te kanlı bir darbe yaparak Kaçarlar Hânedânına son verip, Pehlevî hükûmetini (1925-1979) kurdu. Pehlevî hükûmeti devrinde Kaçarlar Hânedânından ve kabîlesinden birçok devlet adamına vazîfe verildi. Kaçarlar bugün Türkistan, Âzerbaycan ve kalabalık bir şekilde Esterâbat dâhil İran’da yaşamaktadır.