Arap Pınarı Tekkesi

Arap Pınarı Tekkesi

Horasanlı Halil İbrahim Baba Zaviyesi Derekahve semtinin güneyinde Güme Dağı eteklerindeki konumuyla dikkati çekmektedir. Bir Bektaşi Tekkesi olan Arappınarı Tekkesinin işlevsel açıdan dönem dönem farklı konumlarda bulunduğu anlaşılmaktadır.     Tekkenin son dönem en kayda değer şeyhi Hüsnü Baba (Hacıkırzade eşşeyh Hüseyin Efendi ibnil hac Ahmet namı diğer Hüsnü Baba) aynı zamanda "İcazet" vermeğe yetkili şeyh olarak da dikkati çekmektedir. Girid' teki Horasanlı Dergahı şeyhlerine "Mürşit" payesi vererek onurlandırdığı belgeler içinde yer almaktadır. Hüsnü Baba'nın, elimizde bulunan 1903 tarihinde düzenlediği ek vakfiye suretine göre, tekkkeye arazi ve ev gibi vakıflar bıraktığı ve yeni düzenlemeler yaptığı vakfiyeden anlaşılmaktadır. Tekkenin ünlü şeyhi Hüsnü Baba, vakfiyesinde tekkenin akarlarından bir kısmını Hacı Bektaş Dergah ile türbesine bir kısmım da İstanbul Merdivenköy'deki Şahkulu Tekkesine harcama koşulu getirmişti.     Evliya Çelebi, Tire ziyaretinde büyük olasılıkla burada ağırlanmış olsa gerektir. Tekke ile ilgili verdiği sıcak ve ayrıntılı bilgiler bizi, böyle bir yoruma götürmektedir. Evliya, 1671'de tekkenin şeyhi Halil İbrahim Baba'nın Bursa'daki halveti şeyhi Üftade'ye bağlı olduğunu yazmaktadır. Yine, çevresinde 20.000 müridi olduğunu ve tekkenin üstündeki dağdaki kestaneliklerin tekkenin vakfı olduğunu eklemektedir. Evliya Çelebi, tekkede 200 kişinin hizmet gördüğünü ve yakınında 70-80 odalı "Fakirhane" bulundğunu eklemektedir. Ayrıca, tekkenin önemli gelir kaynaklarından başlıcası, dere üzerindeki değirmenleridir. Sicil defterlerinde bu değirmenlerin yakın yıllara değin çalıştığı izlenimi elde edilmektedir. Tekke, mükemmel bir coğrafyaya sahip olup, içindeki meyva ağaçlan nedeniyle, Vakıflar İşletme Müdürlüğü tarafından kiraya verilerek çalıştırılmaktadır.     Tekke'nin bulunduğu semt belgelerde "Kalpakkaya" olarak yer almaktadır.Tekkenin 50 metre güney doğusunda kabristanlığı ile bu kabristanlığın batısında türbe yer almaktadır. Türbe, selvi ağaçlarının içinde bulunmaktadır. Türbesinin üst örtüleri yıkılmakla birlikte günümüze ulaşabilmiştir. Türbede, Horasanlı Halil İbrahim Baba, 17. yy.daki şeyhi Halil İbrahim Baba ve 19. yy.'in ünlü şeyhi Hacıkırzade Hüsnü Baba yatmaktadır.

 Kaynak : Devlet Arşivlerinde Tire, A.Munis Armağan, 2003.