KARIŞIK

20 Aralık 2016 Salı

AVDAZ(ABBAS) DEDE TÜRBESİ..afyon
Ballık Kasabası Afyonkarahisar iline 80, Sandıklı ilçesine ise 23 km. mesafede Afyon Antalya karayolu üzerinde bulunmaktadır.
Ballık Kasabasının Kısa tarihçesi: Tarihi eskilere dayanmakta olup tarihin seyri içersinde adı Kebe[1] Kilise[2], Ballıca, Baldık, Ballık olarak geçmektedir.
M.1623/1709 yıllarına ait bölge haritasında köyün adı Ballık olarak geçmektedir. Hane sayısı 7, köy nüfusu 35 kişidir.1709 yılında hane sayısı 10 olup köy nüfusu ise 50’ye yükselmiştir[3]. M.1691/1696 tarihli bir başka iskan haritasında ise köyün adı Baldık olarak geçmektedir.
Bu tarihte Sandıklı kazası dahilinde içersinde Baldık’ın da bulunduğu iskanı yapılmış yaklaşık on kadar köyün olduğunu görmekteyiz[4].  Köye ait en eski kitabe Ballık cami kitabesi ve Çiftçi Malları Koruma binasında muhafaza edilen çeşme kitabesidir. Bu iki kitabede Ballık kasabasının tarihine ışık tutması bakımından oldukça önemlidir.
Cumhuriyet döneminde ise 1969 yılına kadar Sandıklı’ya bağlı bir köy iken Bakanlar kurulu kararıyla Kasaba şekline dönüştürülmüştür.Kasabanın,Cumhuriyet,Zafer, Esentepe olmak üzere üç mahallesi bulunmaktadır.
Ballık kasabası sınırları içersinde Avdaz(Abbas) Dede,Habil (Hebil) Dede ve Kadıncık Ana (Hatun Ana) olmak üzere üç adet türbe ve ziyaretgah bulunmaktadır.
AVDAZ(ABBAS) DEDE TÜRBESİ
Avdaz Dede Kimdir: Avdaz (Abbas) Dede ile ilgili bilgiler rivayetlere dayanmakta olup gerçekte kim olduğu bilinmemektedir.  Avdaz kelimesi halk arasında yöresel şive olarak Abdaz (Abdest) kelimesinin günümüzde dönüştürülmüş halidir. Abdestli olan, temiz olan veya Allah’a yakın anlamlarını içermektedir.Avdaz Dede’nin Abbasilerle bir bağlantısı olduğu söylenmekte olup, Abbasilerin coğrafya olarak bölgeye uzaklığı veya burada kurulu bir yerleşimleri bulunmamaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Avdaz, Abbaz, Abdest, kelimelerinin günümüz haline dönüştürülmüş şeklidir[5]. Avdaz Dede’nin bölgenin fethinden sonra Türk iskanının başlamasıyla burada görevlendirildiği söylenmektedir[6].
Avdaz Dede Türbesi:Ballık Kasabası içersinden geçen Soğulcak-Örmekuyu köyü yolu üzerindedir. Ballık Kasabası çıkışında sol tarafta bulunan tepe üzerindedir.Türbeye toprak yoldan gidilmektedir. Türbe tepenin düzlük yerindedir. Tepe yamacının bir kısmı taş ve toprakla yığma yapılarak düzeltilmiştir. Son yıllarda Ballık Belediyesi tarafından mesirelik alan haline getirilmiştir. Türbe ve çevresi ışıklandırılmış olup suyu ve ziyaretçilerin kullanması için birde mescit yapılmıştır.
Türbe sade bir mezar iken iki defa yenilenmiştir. Mezarın yerinin bulunuşu ise bir rüyaya dayanmaktadır. Anlatılanlara göre [7]kasaba halkından Necip isimli bir vatandaş rüya görür.Necip’in rüyasına giren Avdaz Dede; “Mezarım kaybolmak üzere, benim mezarımı yeniden yap.” Diye söyler. Necip kendi imkanları ile beton malzeme kullanarak mezarı tamir eder ve etrafını korkulukla çevirir. Hatta mezarın yapılmasından sonra Avdaz Dede tekrar Necip’in rüyasına girerek; “Betondan dolayı sıkıştığını” söyler. Necip tekrar mezarın üstüne atılan betonu kırarak toprakla doldurur[8]. Böylece yaşlıların hürmet ve saygı gösterdikleri, yeni neslin ise adını ve yerini bile bilmedikleri Avdaz Dede’nin mezarı ortaya çıkmış olur. Mezar yakın döneme kadar üstü açık halde iken yerel yönetim tarafından 2010 yılında kubbe şeklinde üzeri kapatılmış, mermer bir sanduka içine alınarak çevre düzenlemesi yapılmıştır.
Türbenin kenarlarında adak ve mevlüt yemeklerinin pişirilmesi için kullanılmak üzere kazan ocakları da bulunmaktadır.
Avdaz Dede Menkıbeleri: Türbe ve yatırlara atfedilen menkıbeler birbirlerine çok benzemektedirler. Halk bu menkıbeleri nesilden nesile aktararak bir nevi bunlara kutsiyet kazandırmıştır. Avdaz Dede ile ilgili bilinen en önemli menkıbe ise şöyledir;
Olay Milli Mücadele yıllarında geçmektedir. Yunan ordusu Sandıklı’yı işgal etmiş ve Ballık Kasabasına doğru ilerlemektedir. Ballık kasabasına doğru yaklaştıklarında nereden geldikleri belli olmayan yüzlerce ardıç ağacı tıpkı canlı bir insan gibi düşmana karşı gelmiş ve düşmanı perişan ederek geldikleri yöne kaçırmıştır.Daha sonra esir edilen bir Yunan askerinin; “Ağaçlar bize saldırdı” şeklinde korkarak olayı anlattığı nakledilmektedir[9].
Avdaz ve Hebil Dede’ye atfedilen menkıbede en önemli unsur Ardıç ağacıdır. Bu da Türk halk İnançlarında önemli yer kaplayan ağaç kültüyle ilgilidir[10]. Zaten Avdaz ve Hebil Dede’nin ağaçları çok sevdileri ve her tarafı ağaçlandırdıkları anlatılmaktadır.
Ağaç Kültü: Bugün Anadolu’da da bazı orman ve ağaçların kutsal olduğu şeklindeki inanışların yaygın olduğu bilinmektedir. Günümüzde Sünni Müslümanlarda görülmekle birlikte, bu tür inanışların daha çok Alevi topluluklarda yaygın olduğu söylenebilir. Bu bağlamda, özellikle Kızılbaş topluluklarının ulu ağaçları kutsal kabul ederek, hürmetle tazim ettikleri ve bu gibi ağaçlara ziyaretlerde bulundukları bilinmektedir. Günümüzde, Kızılbaş topluluklarının yanı sıra, Tahtacılar ve Yörüklerde de kutsal ağaçla ilgili inanışların yaygın bir şekilde var olduğu görülmektedir. Nitekim, Tahtacıların geçimlerini ağaç kesmekle sağlayan kimseler olduğu ve onların ağaçlara büyük saygılarının, bağlılıklarının olduğu bilinmektedir. Çünkü bu topluluklarda Muharrem ayında ağaç kesmek şiddetle yasak olduğu gibi, hafta içinde Salı günlerinde de ağaç kesilmez Yeniden işe başlayacakları zamanlarda da ağaçlar için dualar okunur. Yörüklerde de ağaçlara büyük saygı duyulur. Tahtacılar daha çok sarıçam, ladin, köknar ve ardıç ağaçlarını, Yörükler ise kara dut, çınar ve katran ağacını kutlu ağaçlardan saymaktadırlar. Tahtacılar ayrıca kutsallığına inandıkları ağaçların motiflerini ölülerinin mezar taşlarına da işlemektedirler. Bu anlamda, Türk topluluklarının hemen hepsinin dağlarda tek başına duran ulu ağaçları kutsal kabul ettikleri söylenebilir[11]. Aynı şekilde ilçemiz, Koçgazi dede,Akharım Kasabasında bulunan Dikmen Dede, Akdağ’da bulunan Erağıl Dede, türbelerinden de ağaç kesilmemektedir. 
Avdaz Dede Halk İnançları: Avdaz Dede türbesinde çapıt bağlama,mum yakma gibi adetler yoktur. Türbe genellikle çocuğu olmayan yada erkek çocuk isteyenler ve çocukları ölen aileler tarafından ziyaret edilmektedir. Avdaz Dede aracı kılınarak bu büyük Allah dostu hürmetine hacet dilenir, dua edilir. Türbeye erkek çocuk dileyen veya daha önce doğan çocukları ölen ve türbeye bağlandıktan sonra doğan erkek çocukları yaşayanların Abbas ismi koydukları gözlemlenmektedir[12]. Bu sebepledir ki Ballık kasabasında Abbas ismi oldukça fazladır. Avdaz Dede’ye atfedilen bu kutsallık sebebi iledir ki , türbenin bulunduğu yerden odun kesilmesi götürülmesi hoş karşılanmaz. Mutlaka başına olumsuz bir iş gelir inancı hakimdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.