KARIŞIK

11 Mart 2016 Cuma

VAYLOĞ DEDE (Mustafa Tuna)



VAYLOĞ DEDE (Mustafa Tuna)



Vayloğ Dede Türbesi - Malatya
Şah İbrahim Veli Evlatlarından
Vayloğ Dede Türbesi

Malatya-Hekimhan-Ballıkaya (Mezirme köyü)










Süleyman ÖZEROL

Anadolu’da dedelik kurumunun temsilcisi durumunda olanların soyağacının Hz. Ali‘nin oğlu İmam Hüseyin‘e dayandığı bilinir. Bunlara“Ocakzade“denir. Malatya ve birçok çevre illerde Vayloğ Dedeadıyla tanınan Mustafa Tuna bunlardan biridir. 1895 yılında Hekimhan‘ın Ballıkaya Köyü’nde doğar. Malatya, Hekimhan, Arguvan, Arapkir, Darende köylerinin birçoğunda dedelik kurumunun temsilciliğini yapar. 1972‘de Ballıkaya‘da ölür. Halk arasında “rüyaya girme“, “nefes evladı verme“, “başkalarının içini okuma“, “gaipten haber verme“gibi konularda kerametleri olduğuna inanılır.
Herkesle içli dışlı olması, babacan davranışlarıyla“içindeki babayı çıkar” deyimini kullanır. Çocuğu olmayan kadınlar ocağa gelerek onun duasını alır. Bu duadan sonra doğan çocuklar da erkek olarak dünyaya gelir. Çoğunlukla doğan çocuklara Vayloğ Dede’nin adı verilir. Bunlara “Vayloğ’un nazarlaması” adı verilir. Bu çocukların tümü de divane örneğin davranışlara sahiptir.
Vayloğ Dede ile ilgili birçok anlatımlar vardır:

I.
Denizli’de bir kadının rüyasına girer. “Adım Vayloğ. Hekimhan’ın Mezirme Köyü’ndenim. Ocağımageleceksin” der. Çocuksuz olan kadın kocasıyla birlikte Hekimhan‘agelir. Mezirme‘yi ve Vayloğ Dede‘yi sorarken, çarşıda bizzat dedenin kendisiyle karşılaşır. Kadın “işte rüyamda gördüğüm adam bu”diyerek Vayloğ Dede‘nin elini öper. Birlikte köye giderler. Bir kurban alıp keserler. Kadın kocasıyla Denizli‘ye döner ve ileride bir çocuk sahibi olduğu öğrenilir.
II.
Vayloğ Dede, Arguvan’ın Dolaylı Köyü‘nde sohbette bulunmaktadır. Arapkirli Boyacı Karabet de o sırada aynı köydedir ve Abidin adlı birinin misafiridir. Karabet Abidin Efendi’ye ” bizi de (görgüye) sohbet toplantısına kabul ederler mi? ” diyesorar. Abidin “bırakmazlar” der. Ermeni Karabet o akşam rüyasında üçkişinin semah döndüğünü görür. Sabahleyin Abidin’e gördüğü rüyayı anlatır. Abidin ” bir çuval buğdayı al, Vayloğ Dede‘nin yanına git ” der. Karabet buğdayı alır, Vayloğ Dede‘nin kaldığı eve gider. Dedeyi kahvaltı ederken bulur.
Karabet, “Vayloğ Dede, bir Allah Allah de“ ricasında bulunur. Vayloğ Dede dua eder, bir lokma ekmeği Karbaet‘e uzatır ve “al bu da semah dönen üç sofunun olsun” der. Karabet, Vayloğ Dede‘nin elini bir kez daha öper.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.