KARIŞIK

16 Mayıs 2016 Pazartesi

Kazancı Baba Türbesi

Kazancı Baba Türbesi

ANKARA / KALECİK / Merkez


Kazancı Baba Türbesi
Kazancı Baba Türbesi
Kazancı Baba Türbesi Kazancı Baba Türbesi, Ankara İli Kalecik İlçesi merkezinde Ahi Kemal Mahallesi Karkıncıbaba Sokaktadır.
Kazancı Baba Rufai Şeyhi olup, Fatih Sultan Mehmet’in Tüfekçibaşı’dır. Karkıncı Baba olarak da anılan şeyh hakkında detaylı bir bilgi yoktur.

 Kazancı Baba Türbesi kare planlı, taş ve tuğla malzemeyle inşa edilmiş, 15 yüzyıl yapısıdır. Türbe 1969 yılında restore edilmiş ve bu kümbeti andıran türbe önüne bir giriş odası ilave edilmiştir.
Türbe Koruma Kurulu kararıyla 1981 yılında 1.Derece Anıt Eser olarak tescillenmiştir.
       

Mehdi Dede Türbesi

Mehdi Dede Türbesi

 ANKARA / KAZAN / Kumpınar Mahallesi


Mehdi Dede Türbesi Mehdi Dede Türbesi, Ankara İli Kazan İlçesi Kumpınar (Köyü) Mahallesi mezarlığındadır.
 Mehdi Dede Şeyh Mehdi olarak da anılmaktadır. Bölgeye gelen Alperenlerden biri olduğu düşünülmektedir. Köyün kurucusudur. 1530 yılı kayıtlarında Mehdi Şeyh Zaviyesi Vakfı adına rastlanmaktadır.

Türbe üstü açık bir mezardır. Günümüzde mermerden bir mezar yapılmıştır. Mezarın başında ve ayak ucunda antik sütun parçaları bulunmaktadır.

Türbe özellikle hastalar, çocuğu olmayanlar, çocuğu zayıf olanlar, elinde yüzünde yara çıkanlar ziyaret eder ve kurban adağında bulunurlar.
Şeyh Mehdi’ye gösterilen saygıdan dolayı köyde düğünlerde davul zurna çalınmaz. Çalacak olanlar ise türbeye kurban bağışlayarak Şeyhin niyazını almaktadır. Bunu yapmadıkları takdirde başına iş alacağını düşünmektedirler.   
       
Kaynak: www.ankarasevdam.net (Abdülkerim Erdoğan, Geçmişten Günümüze Kazan, Kazan Belediyesi Yayınları, Ankara, 2009)

Seydi Yusuf Dede Türbesi

Seydi Yusuf Dede Türbesi

ANKARA / GÖLBAŞI / Bağiçi Mahallesi


Bağiçi Köyü Seydi Yusuf Dede Türbesi, Ankara İli Gölbaşı İlçesi Bağiçi Mahallesi (Köyü) içindedir.
Seydi Yusuf Dede veya Seyyid Yusufi Dede bölgeye Horasan’dan gelip burada zaviyesini kurmuş Alperen’dir. Bağiçi yani Zirve Köyünde aşeviyle fakirlere yemek veren, aynı zamanda tasavvuf eğitimi veren askeri bir karakoldur.

Türbenin durumu hakkında herhangi bir bilgi yoktur.

Kaynakça: www.golbasigazatesi.com   

Yakupderviş Ziyaretleri

Yakupderviş Ziyaretleri 

ANKARA / KAZAN / Yakupderviş Köyü

Ziyaretler, Ankara İli Kazan İlçesi Yakupderviş Köyünün etrafındadır.

Ziyaretler Nedir: Yakup Derviş Türbesi, Zireet (Ziyaret) Dedesi Yatırı ve Erenler Tepesi Ziyareti’nden oluşmaktadır.
Yakupderviş Köyünün eski adı Yoğun Durmuş, Yoğunduruş, Yöğöndürüş olarak geçmektedir. Yâkub Derviş cemaati Yörük’tür. Köyün iki mezarlığı vardır. Bunlardan Tepecik Mezarlığında bulunan bir mezar Yakup Derviş’in mezarı olarak bilinmekte ve Yağmur Duasında ve bayramlarda toplu olarak ziyaret edilmektedir.
Yakup Derviş Türbesi
Ziyaret Dede'den dönüş
Erenler Tepesi
Ova Çayına Okunmuş Taş Dökülmesi
Yağmur Duası Uygulaması: Yakupderviş Köylüleri artık geleneksel hale getirdikleri genellikle mayıs ayı başında çıktıkları Yağmur Duası uygulamaları ilginç özellikler taşımaktadır. Bu uygulamaları köyün internet sitesinden aynen aktarmayı uygun gördük.
1- Hazırlık: Köylü olarak yağmur duasına çıkılmasına karar verilir. Nohut, fındık büyüklüğünde taşlar toplanır. Bu taşların adetince dua okunur. Okunan taşlar torbalara doldurulur. Yağmur duasına çıkılacağı gün köylüye ziyafet verileceği için bir büyük baş hayvan satın alınır. Diğer çorba ve pilav için gerekli malzemeler temin edilir. Bu masraflar için köylüler aralarında para toplarlar.
2- Duaya Başlama: Köy meydanında toplanan büyük küçük tüm köylüler köy imamının ve Kuran okumayı bilenlerin önderliğinde dualar okuyarak yola çıkarlar.
Yakupderviş Dede Ziyareti: Köyümüzün kurucusu olan ve aynı zamanda mübarek bir ermiş kişi olduğu söylenilen Yakup Derviş Dede'nin Tepecik Mezarlığındaki kabri ziyaret edilir. Burada Allah'a toplu olarak el açılır dualar edilir.
Zireet Dedesi Ziyareti: Köyümüzle Karataş Köyü arasındaki bir mevkideki Zireet Dedesi (Ziyaret Dedesi) ismi verilen bir başka yatır ziyaret edilir. Burada da Allah'a toplu olarak dualar edilir.
Erenler Tepesi Ziyareti: Erenler Tepesi adı verilen ve burada birden çok ermiş kişinin kabirlerinin olduğu söylenilen tepeye çıkılarak burada da imam eşliğinde eller açılır Allah'a dualar edilir.
3- Ova Çay'ına Gidiş: Köyümüz arazisinin aşağı kısmından akan Ova Çayı kenarına toplu olarak gidilir ve okunarak torbalara doldurulan taşlar dualar eşliğinde çayın sularını içine dökülür. Burada gençler ve diğerleri birbirlerini suya iterek ıslatma şakaları yaparlar. Bu da bir usul halini almıştır.
4-Köye Dönüş ve Ziyafet: Tekrar yürüyerek bu topluluk köye geri döner. Köy camisinin önünde tekrar bir dua daha yapılır. Bu duada eller yere doru açılarak yağmur beklenilir. Duadan sonra köyde pişirilip hazırlanan yemekler tüm köylüye ikram edilir.
Not: Allah'ın hikmeti tabi ki aylardır yağmur yağmayan bir zamanda yağmur duasından dönüşte genellikle yağmur yağar ve köye gelenler ıslanarak gelir.     

Kaynak: www.yakupdervis.com / www.facebook.com (Yakupderviş Köyü Sayfası –Resimler için Hicayi Doğan Bey’e teşekkür ederim)

Baba Erenler Türbesi

Baba Erenler Türbesi

 ANKARA / ALTINDAĞ – Karapürçek Mahallesi


Baba Erenler TürbesiBaba Erenler Türbesi, Ankara İli, Altındağ İlçesi, Karapürçek (Köyü) Mahallesinde, Karapürçek Eski Caminin yanındadır.
Horasan Ereni olarak kabul edilen velimizdir. Kim olduğu konusunda herhangi bir bilgi yoktur.

Türbe altıgen planlı yığma ve kesme taştan inşa edilmiştir. yuvarlak kubbesi kurşun kaplıdır. Günümüzde restore edilmiş bir türbedir.

Seyyid Cemal Sultan Türbesi

Seyyid Cemal Sultan Türbesi 

AFYONKARAHİSAR -İhsaniye 


Seyyid Cemal Sultan Türbesi
Restorasyon Sonrası Türbe
 Afyonkarahisar İli İhsaniye İlçesine bağlı Döğer Beldesine 5km uzaklıktaki bir tepenin yamacında türbesi vardır.
 Hacı Bektaşi Veli’nin halifelerindendir. 1280 senesinde doğmuş, 1365 senesinde vefat etmiştir. Türbede bulunan yazıtta Peygamberimizin 16. torunu ve Musa-i Sani’nin çocuğu olduğu belirtilmektedir. 
Seyyid Cemal Sultan’ın Afyon, Kütahya ve Eskişehir’de Kemal Sultan olarak  anılmakta ve bilinmektedir. Derviş Cemal Ocağı’nın kurucusudur.  


Türbe 2011 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünce restorasyonu tamamlanmış ve halkın ziyaretine açılmıştır. Türbe kesme taştan yapılma olup 700 yıllık bir geçmişe sahiptir. Türbe iki bölümden oluşmuştur. Birinci bölümde Mehmet ve Ahmet adındaki iki kişinin mezarı bulunmaktadır. İkinci bölümde ise Seyyid Cemal Sultan’ın mezarı bulunmaktadır. Türbenin bahçesinde sekiz tane üstü açık mezar bulunmaktadır ve bunlardan biriGözcü Bal’a aittir.
Ziyaret Nedeni: Her yıl 15 Mayısta düzenlenen Seyyid Cemal Sultan Anma Etkilikleri türbede yapılmaktadır. Yöre halkı ve çevre illerden gelenler tarafından sıklıkla ziyaret edilmektedir.  

Seyyid Cemal Sultan’ın vefat ettiği yer Döğer Kasabası Çakırlar Mevkii olduğu için türbeÇakırlar Tekkesi olarak da anılmaktadır. Alevi-Bektaşi yurttaşlarımız tarafından ziyaret edilen türbede kurban kesilir, adak adanır ve Cem törenleri yapılır.

Menkıbeler: 1-) Hacı Bektaşi Veli’nin en sevdiği halife olarak anılan Seyyid Cemal Sultan’ı tüm halifelerinin en önünde tutarmış ve sık sık sırtını sıvazlayarak “Cemal’imdir, Cemal’imdir, Cemal’imdir” diyerek sevgisini belirtirmiş. 

Kaynakça: www.dogerhaber.com / Abdulhalim Durma – Evliyalar Şehri Afyonkarahisar – Amasya -2009

Taylan Köken

Hayran Veli Sultan Türbesi

Hayran Veli Sultan Türbesi

AFYONKARAHİSAR -İhsaniye 


Hayran Veli Sultan Ziyareti
 Afyonkarahisar İli İhsaniye İlçesine bağlı Kayıhan Beldesinde Türbe Mahallesinde Kayıhan Türbe Mezarlığında bulunan cami bitişinde türbesi vardır.


Hayranbalı olarak da anılan Hayran Veli Sultan, Horasan’dan Hacı Bektaş Veli ile birlikte gelenlerden olduğu, Karaca Ahmet Sultan’ın kardeşi olduğu rivayet edilmektedir. Hacı Bektaş-ı Veli’nin yanında yetişerek Kayıhan’a gelip burada tekkesini kurduğu ve bir halk tabibi olarak özellikle cilt hastalıklarında sonuçlar verdiği bilinmektedir. 13.yüzyıl sonu veya 14.yüzyıl başı buraya geldiği söylenmektedir.
Bazı kaynaklara göre Karaca Ahmet Sultan ve Seydiler Sultan'ın arkadaşı olarak bilinmektedir. Vücut ve gözde çıkan sulu çıban, iltihap gibi cilt hastalıklarında uzman bir hekimdir.  
  
 Türbe camiye bitişik olarak yapılmıştır. Örme taştan yapılan türbe ikili kubbeye sahiptir. Çatı kiremit kaplıdır. Hayran Veli Sultan sandukasının kuzeyinde eşi, güneyinde oğlunun ve arkalarında da müritlerine ait altı tane sanduka bulunmaktadır. Kabrine yakın çilehanesi de bulunmaktadır. 

Genellikle cilt hastalıklarına şifa bulmak isteyenler tarafından ziyaret edilmektedir. Türbede cilt hastalığına iyi geldiği söylenen Cevher denilen toprağın hastaya sürülerek iyileşmeleri beklenmektedir. Cevherin çıbanlara iyi geldiği söylenmektedir. Adak olarak kurban kesilmektedir.

Kaynakça: Nihat Aytürk – Bayram Altan – Türkiye’de Dini Ziyaret Yerleri- Altanoğlu – 1992 / Abdulhalim Durma – Evliyalar Şehri Afyonkarahisar – Amasya -2009 / Mehmet Gündoğan -Afyon Alimleri Evliyaları -1994.

Şehre Küstü Türbesi

Şehre Küstü Türbesi 

AFYONKARAHİSAR –Merkez –Kasımpaşa Mahallesi

Şehre Küstü Türbesinin Yeri: Afyonkarahisar İli merkezinde bulunan Kasımpaşa Mahallesi Gazlıgöl Caddesi ile Barbaros Sokak köşesindeki park içinde türbesi vardır.
Şehre Küstü Türbesi
Şehre Küstü Kimdir: Abdürrahim Karahisari (Mısri) hazretlerinin mürididir. Hakkında başka bir bilgimiz yoktur.      

Türbenin Durumu: Türbe beş direk üzerine oturtulmuş yuvarlak bir kubbe ile örtülüdür.

Ziyaret Nedeni: Afyonkarahisar halkı tarafından değişik dilekler için ziyaret edilmektedir.

Kaynakça: Mehmet Gündoğan –Afyon Alimleri Evliyaları -1994 / www.panoramio.com

Askeri Baba Türbesi

Askeri Baba Türbesi 

AFYONKARAHİSAR –Çavuşbaş Mah. –Göksu Cad.


Askeri Baba TürbesiAskeri Baba Türbesinin Yeri: Afyonkarahisar İli merkezi Çavuşbaş Mahallesi Göksu Caddesinde türbesi vardır.
Askeri Baba Kimdir: Asıl adı Gülapoğlu Muhammed Askeri’dir aslen Kütahya’lıdır. 17.yüzyılda Afyon’da medresede müderrislik yapar. 35 yıl hizmet eder. Niyazi Mısri’nin yakın arkadaşıdır. 1699 yılında vefat edince medresenin karşısına defnedilir. Bazı kaynaklara göre mezarı Kütahya’dadır.
Düzenlemiş olduğu 2.830 beyitlik divanı meşhurdur. Divanın girişinde Halveti Tarikatının gelenek ve göreneklerinden bahsetmektedir.  

Türbenin Durumu: Türbenin üzeri açıktır. Sandukanın kenarları betonla sıvanmıştır.

Ziyaret Nedeni: Çevre halkı tarafından değişik dilekler için ziyaret edilmektedir.

Menkıbeler: 1-) Yol üzerinde olan mezarın kaldırılması esnasında kepçelerin arıza yaptığı rivayet edilir.

Kaynakça: Mehmet Gündoğan –Afyon Alimleri Evliyaları -1994 / www.haber7.com

Dedelihan Türbesi

Dedelihan Türbesi 

AFYONKARAHİSAR –Merkez –Yoncaaltı Cami Karşısı




 Afyonkarahisar İli merkezinde Yoncaaltı Camisinin karşısında bulunan dükkanların arasında medfundurlar.

Afyonkarahisar’da yarenler türbelerinden birisidir. İsmi bilinmeyen Mevlevi Dervişidirler. Dedelihan’daki Mevleviler de iki kişidir ve Yarenler olarak anılır. Yarenler, Sultan Divani’nin biri Mevlevi, diğeri Bektaşi olarak anılan müritlerine verilen isimdir.      

 Türbenin durumu hakkında elimizde herhangi bir bilgi yoktur.

Afyonkarahisar halkı tarafından değişik dilekler için ziyaret edilmektedir.

14 Mayıs 2016 Cumartesi

MURTAZA BABA VE HÜSEYİN DEDE TÜRBESİ



MURTAZA BABA VE HÜSEYİN DEDE TÜRBESİ..

        TEKİRDAĞ...MURATLI



Muratlı’ya bağlı Kırkkepenekli mahallesinde bulunan Murtaza Baba ve Hüseyin Dede türbeleri
Kapısının, bahçesinin ve çevresinin bakımsız olması, iki türbenin bulunduğu evlerin çevresi saman depoları, gelişigüzel atılmış eşyalarla, “dini değerlerimize böyle mi sahip çıkılıyor denilmektedir.
Yapılan araştırmada,bu türbelerin iç temizliğini,mahalle imamının gönüllü olarak yaptığı,türbelerin temizlik ve bakımının yapılabilmesi için resmi bir görevlinin bulunmadığı,bu türbelerde bir güvenlik zafiyeti bulunduğu,adaklık kurban kesim yerinin hijyenik olmadığı görülmüş olup,bu tür eylemlerin gerçekleştirilmesinin kim tarafından yapıldığı merak edilmektedir

Horoz Dede Türbesi

Horoz Dede Türbesi 

AFYONKARAHİSAR –Merkez –Yukarı Pazar Mescidi Yanı









Horoz Dede’nin gerçek adı Necmeddin Ruzbe’dir. Sahipata Fahreddin’in torunu olan Şemseddin Mehmet Beye Afyon’un valiliği verilinceye kadar ilin yönetiminden sorumlu olmuştur. Afyonkarahisar’ın fethi esnasında çıkarmış olduğu seslerden dolayı halk arasında Horoz Dede denmekte ve saygı gösterilmektedir. Horoz Dede, Deve Dedeve Mürdümek Sultan fethe beraber katılmışlardır. Hem asker hem de derviştir.   

 Afyonkarahisar İli merkezinde Yukarı Pazar Mescidinin 50mt kadar güneydoğusunda türbesi vardır.  

Türbe 1902 yılında büyük yangında yanmadan önce Yukarı Pazar Mescidinin batı kesimindeydi. Sonradan taştan sandukası yapılmış, daha sonra türbe üzerine ev yapılması üzerine, kemikleri yapılan evin çatısına taşınmıştır. 

Menkıbeler: 1-) Halk arasında Horoz Dede’nin, Afyonkarahisar kalesinin fethi için savaşan Türk yiğitlerinden efsaneleşmiş bir kahraman olduğu söylenmektedir. Fetih sırasında komutanlar tarafından, sabah erken vakitte horozların ötmesi ve ezanın okunmasıyla birlikte, ‘Allah Allah’ nidalarıyla kaleye hücum edilmesi kararlaştırılır. Ancak, gece boyunca meçhul bir kahraman, sabredemez, gece yarısı vakitsiz horoz gibi ötmeye başlar. Bunu duyan Mürdümek Sultan da gür sesiyle sabah ezanını okur. Düşmanı gaflet uykusunda bastıran Türkler böylece kaleyi fethederler. Bu kahramana da Horoz Dede lakabı verilir.

2-) 1920 yılında Yunan işgalinde bir asker Horoz Dede’nin kabri üzerinde ata biner gibi yapar. Yunan askerinin derhal ayağı uyuşur, ağzı köpürerek yere yuvarlanır.

Kaynakça: Yusuf Ilgar – Afyonkarahisar’da Mezarlıklar ve Türbeler / Abdulhalim Durma – Evliyalar Şehri Afyonkarahisar – 2009 / Mehmet Gündoğan – Afyon Alimleri Evliyaları -1994

Şeyh Müslüm Türbesi

Şeyh Müslüm Türbesi..şanlıurfa


 Suruç ilçesinin 5 km güneydoğusunda yer alan cami, iki türbe, minare vb. çeşitli birimlerden oluşan bir yapı topluluğudur. İnşa kitabesi bulunmayan yapının camii, zaviye tekke ile birlikte 1168-1169 yılında inşa edildiği kabul edilir. Külliyenin türbesinde gömülü olduğuna inanılan Şeyh Müslim ya da Şeyh Mesleme Bin Name es-Seruci hakkında bilinenler söylencelere dayanmaktadır. Birçok hastalık için Şifa dağıttığına inanılan türbe, daha çok çocuğu olmayan kadınlar ve akıl sağlığını yitirenlerin getirildiği bir ziyaretgâhtır.

Kul Hüseyin Türbesi

Kul Hüseyin Türbesi 

AMASYA –Gümüşhacıköy –Keçi Köyü


Kul Hüseyin TürbesiTürbenin Yeri: Kul Hüseyin Türbesi, Amasya İli Gümüşhacıköy İlçesi Keçi Köyündedir.
1808 yılında Suluova Kazanlı Köyünde doğmuştur. Babasının adı Veli, anasının adı Fadime’dir. Genç yaşta her ikisini kaybedince, Merzifon Yakup Köyüne giderek burada çobanlık yapar. Hayvanları otlatırken yanına gelen Sersem Hızır Baba’ya intisap edip eğitimini onun yanında alır. Dana kuyruğunun kıllarından yapmış olduğu kemane ile deyişler, türküler okur. 1881 yılında vefat eder.

Türbe betonarmeden inşa edilmiştir. Türbe önündeki tabelada Komşu Dede Kul Hüseyin Türbesi yazmaktadır.

Ziyaret Nedeni: Türbe Keçi köylüleri tarafından ziyaret edilmektedir.

Menkıbeler: 1-) Kul Hüseyin’in yanına gelen Sersem Hızır Baba, Kul Hüseyin’i tabakasını alması için Hayrettin Köyüne gönderir. Hayvanlarını düşünen Kul Hüseyin’e Hızır Baba “Korkma ben hallederim” der. Kul Hüseyin Baba’nın tabakasını koşarak alıp gelir. Hayvanların yanına geldiğinde bir de bakar ki, Hızır Baba koyunları etrafına toplamış ve onlarla sohbet ediyor… Bunun üzerine Kul Hüseyin hemen Sersem Hızır Baba’ya intisap eder.  

Bahşi Halife Türbesi

Bahşi Halife Türbesi

AMASYA –Merkez –Şeyhcui Mahallesi


Akbilek Evliyası Türbesi

 Bahşi Halife Türbesi Amasya İli merkezinde bulunan Şeyhcui Mahallesi Akbilek Bağlarına yakın konumdaki bir tepenin üzerindedir.
 Akbilek Evliyası, Dede Bahşi bin İbrahim, Akbilek Bahşi Halife bin İbrahim olarak da anılmaktadır. Akbilek Evliyası Mezarı olarak tescilli bir yapıdır.

Bahşi Halife Taşova İlçesi Uluköy’de doğmuş, 1523-24 yıllarında Amasya’da vefat etmiştir. Eğitimini Amasya’da tamamlayıp Mısır’a gitmiş, burada dönemin ünlü alimleri olanCelaleddin Suyuti, Zekeriya el Ensari ve Şemseddin Muhammed Sehavi’den dersler alır. Dünya işleri ile pek ilgilenmez, devamlı nafile namazı kılar, az şeyle kıt kanaat yaşarmış. Fıkıh ve tefsir konusunda bir hayli bilgilidir. Eskiden medrese eğitimine başlayan öğrenciler ilk dersinin onun türbesinde yaparlar, çözemedikleri meseleleri Cuma günü türbeyi ziyaret ederek hallederlermiş.  

Türbe gayet bakımlıdır. 6,8x5,1 mt ölçülerinde olan türbe bir eve benzemektedir. Üzeri kiremit kaplıdır. Yanında ufak bir cami de bulunmaktadır. Türbenin içinde Bahşi Halifenin sandukası bulunmaktadır.

Türbe her türlü istek için ve akıl hastalığı bulunanlar tarafından ziyaret edilmektedir. Akıl hastaları türbede iki rekat namaz kılar, evliyanın sandukası başında kurban adağında bulunurlar. İyileşme olunca adaklarını yerine getirirler.

Menkıbeler: 1-) Bir ayyaş her gece türbede kalıp içki içermiş ve her sabah da kendini türbenin dışında bulurmuş. Bir gece yine türbede uyuya kalmış ve bu sefer cehennem görüntüler görünce tövbekar olmuştur.
2-) Akbilek Evliya abdestin faziletlerini bir vaazında anlatmaktadır. Abdest aldıkları bölgelerin ahrette nur gibi parlayacağından bahsetmektedir. Bunun nasıl olacağını bazıları aklından geçirirken Akbilek işte böyle diyerek kollarını açar ve abdest aldığı yerleri nurlar içinde aydınlanır. Bunun üzerine ona Akbilek demektedirler. 

Kaynakça: Abdülhalim Durma –Evliyalar Şehri Amasya -2003 / Rahime Özdoğan –Amasya’da Adak Yerleri İle İlgili Halk Anlatıları -2006 / www.kurumsal.kulturturizm.gov.tr

Şeyh Sadi Türbesi

Şeyh Sadi Türbesi 

AMASYA –Amasya –Şeyhsadi Köyü


Şeyh Sadi Türbesi
Şeyh Sadi Türbesi
Şeyh Sadi Türbesi
Türbenin Yeri: Şeyh Sadi Türbesi, Amasya İli merkez ilçesi Amasya’nın Şeyhsadi köyündedir.
Şeyh Sadi Kimdir: Şeyh Muhammed Sadi olarak da anılan Şeyh Sadi Alevi/Türkmen cemaatinin bölgede ileri gelenlerindendir. Hacı Bayram Veli’nin hocası olduğu söylenmektedir. Şadgeldiler sülalesindendir. 1393 yılında Yıldırım Beyazıt Amasya’yı feth ettiğinde namı tüm Amasya’ya yayılmış olan bir İslam alimidir. Yıldırım Beyazıt’ın oğlu Mehmet Çelebi Amasya’ya tayin olunca Şeyh Sadi ile yakın ilişkiler kuracaktır. Ömrünün son dönemlerinde bugün türbesinin olduğu yerde tarımla uğraşacaktır. 1410 yılında vefat ederek tekkesinin bulunduğu yere defnedilmiştir.  
Türbenin Durumu: Türbe ve tekke 1409 yılında Karakeçilioğulları’ndan Muslihuddin Musa Bey tarafından yaptırılmıştır. Şeyh Sadi’nın vefatından sonra oğlu Abdulmennan Çelebi tekkenin başına geçmiştir. Türbe günümüzde yapılan yenilemelerle özgün yapısından bir hayli uzaklaşmıştır. Türbe etrafı aynı zamanda piknik alanı olarak da kullanılmaktadır.   
Ziyaret Nedeni: Türbeye yurdun her yerinden ziyaretçiler gelmektedir. Değişik dilekler için ziyaret edilen türbede adak olarak kurban adağı adanır. Dilek gerçekleşince türbeye gelip burada kurban kesilip dağıtılır. Sandukanın başında oyuk bir kaya vardır. kurban kesilmediğinde bu kayanın içinden geçilemeyeceğine inanılmaktadır. 

Menkıbeler: 1-) Şeyh Sadi binlerce askeri bir kazan bulgur pilavıyla, atlarıysa bir mendil arpayla doyurduğu görülmüştür.
2-) Türbeyi ziyarete gelenlerin bazıları Şeyh Sadi hazretlerini rüyasında gördüğü için geldiklerini söylemektedir.
3-) Çocuğu yürüyemeyen bir kadın Şeyh Sadi’nin rüyasında çağırmasından dolayı Isparta’dan ziyarete gelir ve çocuğu yürüyünce kurbanını keser.      

Kaynakça: Abdülhalim Durma –Evliyalar Şehri Amasya -2003 / Rahime Özdoğan –Amasya’da Adak Yerleri İle İlgili Halk Anlatıları -2006 / www.panoramio.com 

Taylan Köken

13 Mayıs 2016 Cuma

Emir Dede Türbesi

Emir Dede Türbesi

 ANKARA / ÇUBUK – Aşağı Emirler Köyü

Emir Dede Türbesi, Ankara İli, Çubuk İlçesi, Aşağı Emirler Köyü yakınındadır.
Emir Dede Türbesi
Aşağı Emirler Köyünün kurucusu olarak söylenmektedir. Soyu Cibali Sultan’a kadar uzanan bir Horasan erenidir.

Türbe 2004 yılına kadar etrafı taşlarla çevrili iken, köyün vakfı tarafından kubbeli betonarmeden bir türbeye dönüşmüştür.

 Emir Dede her türlü istek ve özel günlerde ziyaret edilmektedir. Gelinler için mani ve türküler söylenerek “Baş Bağlama” töreni yapılır ve Emir Dede türbesine getirilir. Hıdrellez günü köylüler topluca Emir Dede’yi ziyaret eder, kurban keser ve mahsullerin bereketli olması ve yağmur duası için toplu dua okurlar.

Menkıbeler: 1-) Türbe etrafındaki meşe ağaçları kutsal kabul edilmekte ve kesilmemektedir. Bu ağaçlar kesilirse yalnız türbe yakınında ihtiyaç için kullanılır. Buradan ağaç kesip götürenlerin başına gelenlerle ilgili bir çok hikaye anlatılmaktadır.
  
Kaynakça: www.gazi.edu.tr (Çubuk Yöresi Alevi Köyleri -Doç.Dr. İbrahim Arslanoğlu) /www.asagiemirler.com    

Taylan Köken