KARIŞIK

28 Haziran 2017 Çarşamba

Seyyid Nizam türbesi– İstanbul..zeytinburnu




” Bir Veliyy-i Ali Şandır Hazreti Seyyid Nizam
Namına İnşa Olundu Mabed-i Revnak-Nüma
Söyledim İtmamına Tarih-i Hicri Bittamam
Cami-i Seyyid Nizam’a Gel Gönül Eyle Dua ”
istanbul alimlerinden olup asıl adı Nizameddîn Ahmed Eba Nesîm’dir. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) torunu Hz. Hüseyin evladından olup seyyiddir. Babasi Şehabeddin Efendi, Hz. Hüseyin’in Abdullah A’rec kolundan olan torunlarındandır. Peygamberimizin yirmi yedinci torunudur. Halk arasinda ‘Seyyid Nizam’ ismiyle bilinir.
Bağdat’ta doğdu. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 1550 (H.957) senesinde istanbul’da vefat etti. Kabri İstanbul Zeytinburnu’nda, Silivrikapı’da Seyyid Nizam Camii içindedir.
Aslen Bağdatlı olan Seyyid Nizam Efendi, Kasım Zülfikar Mazenderanî’nin ilim meclislerinde ve hizmetinde bulunarak tasavvuf yolunda ilerledi. Yavuz Sultan Selim devrinde İstanbul’a geldi. Silivrikapı dışındaki dergaha şeyh oldu. Burada talebe yetiştirdi. İnsanlara İslam’ın emir ve yasaklarını anlatıp onların dünyada ve ahirette kurtuluşa ermeleri için gayret etti. Pekçok kimse onun sohbetlerinde bulunup feyz aldı.
Cenaze namazını büyük alim Merkez Efendi, Fatih Camii’nde kıldırdı. Silivrikapı’da yaptırdığı şimdi cami olan dergahın içine defnedildi.
Seyyid Nizam, uzun boylu, yassı yanaklı, ela gözlü, açık kaşlı, yuvarlak yüzlü, lisanı çok düzgün olup, heybetli idi. Güzel ahlak sahibi olup pek cömertti. Seyfullah Efendi isminde alim bir oğlu vardı.
Debbağ (Tabak) Dede Türbesi..bolu



Hayatı ile ilgili menkıbelere dayanır.Mesleği deri tabakçılığıdır.Halk kendisini Tabak Dede diye tanır.Anlatılanlara göre ermiş ve ermişlikte yüksek bir mertebeye ulaşmıştır.
Bir hac mevsiminde Göynük ve civarından bir grup müslüman hac  ibadetini yerine getirmek için hicaz’a giderler ve görevlerini yerine getirirken hacılardan biri kaybolur.
Diğer hacılar döner, o kalır, çaresizlik içinde kıvranırken  arap’ın  biri   yanına  gelip derdini sorar, o da anlatır.Arap merak etmemesini Göynük’ten bir  zat’ın   her   sabah namaz için Mekke’ye  geldiğini, onunla dönebileceğini söyler.”Namazdan sonra sıkıca sarıl, ne derse desin sakın bırakma”der.Adam söylenenleri yapar, Tabak Dede bakar ki kurtuluş yok,”gözlerini yum, ben aç demeden, açma, bu olayıda kimseye söyleme”der
Birlikte Göynük yakınlarına gelirler Gümele (şimdiki Mihal.Gazi) köyünden olan bu adam bir süre sonra  dericilikte kullanılan tetere otu satarken Göynük’te   Tabak Dede’yi tanır, “vademiz dolmuştur, suyumuz ısıtılsın”der ve vefat eder.