30 Ağustos 2016 Salı
Horasan Evliyaları - Bünyan..kayseri
Kayseri ilçesi Bünyan mezarlığında bulunan Horasan Evliyalarına ait olduğu sanılan mezar taşları ilginç görünümleriyle dikkat çekiyor. Yalnız mezarlar kısmen tahrip olmuş ve üzerlerinde kitabe yok. Bu yüzden kimlere ait olduğu tam bilinmemekle beraber mezarlığın girişine konulan levhada Horasan Evliyaları (Yedi Kardeşler) Hepsinin de hoca olduğu ve 11 asır (1100) yıl önce yaşadıkları bilinmektedir. Ruhları şad olsun yazmaktadır. Evliyalar hakkında bilinen bilgi bu kadar.
hoş geldiniz .sefalar getirdiniz..
dost ol dost bil. dost kal
ŞEMSİ BABA HAZRETLERİ - İZMİR
Şemsi Baba Dergâhı İzmir’de Yağhaneler semtindedir. Dergâhı, Hacı Bektaş Veli halifelerinden” Eğriboz İstefesi göçmenlerinden Feyzullah oğlu Yusuf Şemseddin Baba yaptırmıştır. Dergâhın ilk postnişinidir. Dergâh, kitabesine göre, 1865- 66 yılında yapılmıştır. Vakfiyesi 1882’de hazırlanmıştır. Bu Bektaşi dergâhı 15 dönümlük arazi içerisinde iki kattan oluşan bir yapıdır. Tekkedeki mezar taşları oniki dilimli(terkli) “Hüseyni taclı” olarak Bektaşiliği yansıtırlar. Dergâhın mezarlığında birçok Bektaşi dervişi yatmaktadır.
Yusuf Şemsettin Baba, 1795’de Mora’da doğmuştur. Müderris Feyzullah Efendi’nin oğludur. Askerde tabur kâtipliğine kadar yükselir. Ayrıldıktan sonra İzmir’e yerleşir. Rüsumat memurluğu yapar. Karadutlu Dergâhı’nın postnişini olur. 1884’de ölmüştür. Dergâhına gömülür. Babalık icazetini ve halifeliği Mehmet Ali Hilmi Dedebaba’dan almıştır. Öldükten sonra posta önerisi üzerine torunu Fuat Bey Baba(öl. 1928) getirilir. Ondan sonrada dergâhın postnişinliğine jandarma subaylarından Kazım Baba atanır.
Baba Haziresi İzmir Eşrefpaşa’dan Bozyaka’ya giden yol üzerinde Yağhaneler bölümünde Sabitbey Camii bahçesindedir. Burası Vakıf kayıtlarında “Karadutlu Dergâhı” adıyla anılan bir tekkenin Haziresidir. Kadın erkek çocuk toplam yirmi dört kabir vardır. Dikkat çeken nokta mezar taşlarının üstünde Hüve l baki (o kalıcıdır, kalıcı olan yalnız Allah cc dir ) ifadesinin yerine Hu Dost ifadesinin( o dosttur, dost olan yalnız Allah cc dir ) yazılı olmasıdır. Sadece Hazirede bulunan Uşşakiye tarikatına mensup Asithaneli Süleyman Efendin oğlu Mir rıza ile Halkalıdan Rıza efendinin çocuğu Haydarın mezar taşlarında “Hüve- l Hayyul Baki “yazılıdır.
Dergâhın kurucusu Şemseddin Babanın Mezar Taşında ise;
“Hüvel Hayyü’llezi la yemut
La ilahe illallah Muhammeden Rasulullah
Ali Veliyullah tarikat alliyye-i Hünkâr
Hacı Bektaş Veli Hazretlerinin
Hulefasından işbu Kradutlu Dergâhı
Şerifi banisi Eğriboz istefesi
Muhacirinden murşidi agâh arif-i billâh
Yusuf Şemseddin baba ruhuna Fatiha
18 Fi Şevval sene 1302 (12 Ağustos 1885)
Şemsi baba dergâhının 1910-1920 lerdeki durumu hakkında A.Şehabbetin Ege Eski İzmir’den Anılar adlı kitabında şöyle anlatıyor “Bozyaka’da yakınımızda bir tekke vardı tekke binaları yüksek duvarlarla çevrilmiş idi tekkenin demir kapısı ve tekkenin pencereleri daima kapalı dururdu… Tekkenin geniş bahçeleri, zeytinlikleri ve bağları vardı. Tekkenin Kara Fatma Dağı (bugünkü Yeşilyurt semtinin kuzey yamaçları) yolu üzerinde ikinci bir kapısı vardı bağ ve bahçelere girişleri bu kapılardan yaparlardı...”
Mir Rızanın Mezar Taşında da Şunlar yazılıdır;
Hüve l Hayyul Baki sene 1300
Asithaneli Süleyman efendinin
Mahdumu zişanıydı Mir Rıza
Tarik-i Uşakkiyeye mensup idi
Hüsameddin Pir de kılmıştı iktida
Aşk ve Şevk ile bu yolda hâsılı
Ömrünü geçirdi etti can feda
Dar-ı Ukbada olan bu şefi
Seyyidül kevneyn-i şah-ı enbiya
Lafz-i tarihini hatif didi
Eyledi üç yüz de fevt Mir Rıza
Ruhuna Fatiha
Şemsi Baba Dergâhı İzmir’de Yağhaneler semtindedir. Dergâhı, Hacı Bektaş Veli halifelerinden” Eğriboz İstefesi göçmenlerinden Feyzullah oğlu Yusuf Şemseddin Baba yaptırmıştır. Dergâhın ilk postnişinidir. Dergâh, kitabesine göre, 1865- 66 yılında yapılmıştır. Vakfiyesi 1882’de hazırlanmıştır. Bu Bektaşi dergâhı 15 dönümlük arazi içerisinde iki kattan oluşan bir yapıdır. Tekkedeki mezar taşları oniki dilimli(terkli) “Hüseyni taclı” olarak Bektaşiliği yansıtırlar. Dergâhın mezarlığında birçok Bektaşi dervişi yatmaktadır.
Yusuf Şemsettin Baba, 1795’de Mora’da doğmuştur. Müderris Feyzullah Efendi’nin oğludur. Askerde tabur kâtipliğine kadar yükselir. Ayrıldıktan sonra İzmir’e yerleşir. Rüsumat memurluğu yapar. Karadutlu Dergâhı’nın postnişini olur. 1884’de ölmüştür. Dergâhına gömülür. Babalık icazetini ve halifeliği Mehmet Ali Hilmi Dedebaba’dan almıştır. Öldükten sonra posta önerisi üzerine torunu Fuat Bey Baba(öl. 1928) getirilir. Ondan sonrada dergâhın postnişinliğine jandarma subaylarından Kazım Baba atanır.
Baba Haziresi İzmir Eşrefpaşa’dan Bozyaka’ya giden yol üzerinde Yağhaneler bölümünde Sabitbey Camii bahçesindedir. Burası Vakıf kayıtlarında “Karadutlu Dergâhı” adıyla anılan bir tekkenin Haziresidir. Kadın erkek çocuk toplam yirmi dört kabir vardır. Dikkat çeken nokta mezar taşlarının üstünde Hüve l baki (o kalıcıdır, kalıcı olan yalnız Allah cc dir ) ifadesinin yerine Hu Dost ifadesinin( o dosttur, dost olan yalnız Allah cc dir ) yazılı olmasıdır. Sadece Hazirede bulunan Uşşakiye tarikatına mensup Asithaneli Süleyman Efendin oğlu Mir rıza ile Halkalıdan Rıza efendinin çocuğu Haydarın mezar taşlarında “Hüve- l Hayyul Baki “yazılıdır.
Dergâhın kurucusu Şemseddin Babanın Mezar Taşında ise;
“Hüvel Hayyü’llezi la yemut
La ilahe illallah Muhammeden Rasulullah
Ali Veliyullah tarikat alliyye-i Hünkâr
Hacı Bektaş Veli Hazretlerinin
Hulefasından işbu Kradutlu Dergâhı
Şerifi banisi Eğriboz istefesi
Muhacirinden murşidi agâh arif-i billâh
Yusuf Şemseddin baba ruhuna Fatiha
18 Fi Şevval sene 1302 (12 Ağustos 1885)
Şemsi baba dergâhının 1910-1920 lerdeki durumu hakkında A.Şehabbetin Ege Eski İzmir’den Anılar adlı kitabında şöyle anlatıyor “Bozyaka’da yakınımızda bir tekke vardı tekke binaları yüksek duvarlarla çevrilmiş idi tekkenin demir kapısı ve tekkenin pencereleri daima kapalı dururdu… Tekkenin geniş bahçeleri, zeytinlikleri ve bağları vardı. Tekkenin Kara Fatma Dağı (bugünkü Yeşilyurt semtinin kuzey yamaçları) yolu üzerinde ikinci bir kapısı vardı bağ ve bahçelere girişleri bu kapılardan yaparlardı...”
Mir Rızanın Mezar Taşında da Şunlar yazılıdır;
Hüve l Hayyul Baki sene 1300
Asithaneli Süleyman efendinin
Mahdumu zişanıydı Mir Rıza
Tarik-i Uşakkiyeye mensup idi
Hüsameddin Pir de kılmıştı iktida
Aşk ve Şevk ile bu yolda hâsılı
Ömrünü geçirdi etti can feda
Dar-ı Ukbada olan bu şefi
Seyyidül kevneyn-i şah-ı enbiya
Lafz-i tarihini hatif didi
Eyledi üç yüz de fevt Mir Rıza
Ruhuna Fatiha
Labels:
ŞEMSİ BABA HAZRETLERİ - İZMİR
hoş geldiniz .sefalar getirdiniz..
dost ol dost bil. dost kal
Hıdır Dede Türbesi - ( Seferihisar )izmir
İzmir ili, Seferihisar ilçesi, Tepecik mahallesi, Hıdırlık cami arkasındadır. Hıdırlık cami banisi olup, Seferihisar ve cevresinin alınması ve müslümanlaşmasında ismi geçen HIDIR BEY olduğu söylenmektedir. Türbe açık türbe olup, etrafı demir perdelikle çevrelenmiştir.
hoş geldiniz .sefalar getirdiniz..
dost ol dost bil. dost kal
MELİKGAZİ TÜRBESİ ..tokat ..niksar
Melikgazi Türbesi Tokat ili Niksar ilçesinde bulunmaktadır. Niksar'ın fatihi Danişmendliler'in kurucusu olan Melik Danişmend Gümüştekin Ahmet Gazi olmuştur. Danişmend Gazifetihten sonra Niksar'ı sahil Rumlarına karşı mücadelede kendisine hem bir üs hem de bu devletin başkenti olarak seçmiştir. Melik Gazi Türbesi Kayapaşa mahallesinde ziyaret edilmektedir.
Halk arasında “Melik Gazi Türbesi” adıyla bilinen türbe bir Danişmendli eseridir.
Danişmendli Devleti’nin kurucusu Melik Danişmend Gümüştekin Ahmet Gazi (Ölümü: H.498-M.1105)’ye ait olan türbe 12. yüzyılın ortalarında torunu Nizamettin Yağıbasan (1143–1164) tarafından yaptırılmıştır. Daha sonraki dönemlerde hasar gören türbe, Osmanlı döneminde 15. yüzyıl ortalarında bugünkü haliyle yeniden inşa edilmiştir.
Bir hanedan ve devlet kurucusu olan Melik Danişmend Gazi; gazaları ve İslâmiyet’e hizmetleri dolayısıyla Anadolu Türkleri arasında bir millî kahraman ve velî kimliği kazanmış, türbesi asırlarca ziyaretgâh haline gelmiştir.
Türbenin bulunduğu Melik Gazi Mezarlığı; Danişmendli, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait kümbetler, türbeler ve tarihi mezarların yoğun olduğu, çevreden toplanan mezar taşları ve kitabelerle düzenlenmiş bir açık hava müzesi görünümündedir.
Halk arasında “Melik Gazi Türbesi” adıyla bilinen türbe bir Danişmendli eseridir.
Danişmendli Devleti’nin kurucusu Melik Danişmend Gümüştekin Ahmet Gazi (Ölümü: H.498-M.1105)’ye ait olan türbe 12. yüzyılın ortalarında torunu Nizamettin Yağıbasan (1143–1164) tarafından yaptırılmıştır. Daha sonraki dönemlerde hasar gören türbe, Osmanlı döneminde 15. yüzyıl ortalarında bugünkü haliyle yeniden inşa edilmiştir.
Bir hanedan ve devlet kurucusu olan Melik Danişmend Gazi; gazaları ve İslâmiyet’e hizmetleri dolayısıyla Anadolu Türkleri arasında bir millî kahraman ve velî kimliği kazanmış, türbesi asırlarca ziyaretgâh haline gelmiştir.
Türbenin bulunduğu Melik Gazi Mezarlığı; Danişmendli, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait kümbetler, türbeler ve tarihi mezarların yoğun olduğu, çevreden toplanan mezar taşları ve kitabelerle düzenlenmiş bir açık hava müzesi görünümündedir.
hoş geldiniz .sefalar getirdiniz..
dost ol dost bil. dost kal
28 Ağustos 2016 Pazar
Sultan Sahak ve Yârsânlar (1)
kul seyyid
Giriş
Konuya geçmeden önce Alevilik ve Mürşid ocakları hakkında yanlış bilinen bir genellemeye dikkat çekmek gerekiyor. Büyük çoğunluğumuzda oluşan ” Hacı Bektaş Veli tüm erenlerin başı, Hacı Bektaş Ocağı tüm ocakların mürşidi’dir” gibi çok yanlış ve Alevîlik gerçekliği, Alevî tarihi ile hiç bağdaşmayan bir düşünce hakimdir. Oysaki Avuçan, Sultan Sahak, Baba Mansur, Dede Garkın Ocakları Hacı Bektaş’dan çok önceleri var olan (yada ad alan) ocaklardır.
Bilindiği gibi Alevilik ocak sisteminde Mürşid ve Dede-Pir Ocakları vardır. Pir-Dede ocakları da bir mürşid ocağına bağlıdır. Tek mürşid ocağı Hacı Bektaş Ocağı değildir. Varlığı ondan öncesine giden Avuçan, Dede Garkın, Baba Mansur, Sultan Sahak gibi mürşid ocakları vardır.
Mürşid Ocakları “Amcazâde” olarak değerlendirilir ve birbirine karışamazlar. Anadoluda Serçağlan Avuçan (En çok talibe sahip ocaktır), Baba Mansur, Dede Garkın ve Hacı Bektaş; Aryan – Irak coğrafyasında Sultan Sahak; Suriye – Lübnan – Ürdün coğrafyasında Haydarî ve Klezî mürşid ocaklarımız vardır.
Bu Mürşid Ocaklardan;
Serçağlan Avuçan Ocağı: Anadoludadır. En çok talibe sahiptir. Kürt Taliplerin ocağı olmakla birlikte, az sayıda Türkmen talibleri de vardır. Kürt taliplerinin tamamı Kürtçe’nin Kurmanc lehçesi ile konuşur.
Sinemilli, Üryan Hızır, Hubyar Sultan, Kalender Ocağı, Hüseyin Abdal, Şix Delil Berxîcan, Kara Pir Bad, Koca Leşker… gibi pir-dede ocakları Serçağlan Avuçan ocağına bağlıdır.
Sinemilli, Üryan Hızır, Hubyar Sultan, Kalender Ocağı, Hüseyin Abdal, Şix Delil Berxîcan, Kara Pir Bad, Koca Leşker… gibi pir-dede ocakları Serçağlan Avuçan ocağına bağlıdır.
Baba Mansûr Ocağı: Anadoludadır. Tamamı Kürt’tür. Kurmanc olanlar Kurmanci lehçesi ile konuşur. Hacı Kurêş ve Derviş Gewr Pir – Dede Ocağı ile bağlı olanlar Kürtçe’nin Kirmanckî (Zazakî – Dimilkî) lehçesi ile konuşur.
Dede Garkın ve Hacı Bektaş Ocağı: Anadoludadır. Türkmen taliplerin iki mürşid ocağıdır. Ali Seydi, Kul Himmet ve Pir Sultan Abdal Ocakları Dede Garkın ocağına bağlıdır.
Sultan Sahak Ocağı: İran-Irak’tadır. Kürt taliplerin ocağı olmakla birlikte Türkmen talipleride vardır. Kürt olanlar Goranî, Lek-Lak, Lor, Kurmanci gibi lehçe ve şivelerle konuşur. Burada Goranî lehçesi ile konuşanların tamamı Alevîdir. İran’dakilere Kürtçe’de Yârsân denmektedir; Farslar Ahl-e Hak demektedir. Iraktakilere ise Kürtçe’de Kakaî-Kakeî denmektedir (Aslında Kakaî Seyit grubunun adı olmakla birlikte zamanla taliplerinde adı haline gelmiştir).
Haydarî ve Kılezî: Suriyededir. Arap Alevîlerinin iki mürşid ocağıdır. Kurucuları Şeyh Ali Haydar ve Şeyh Yunus El Kilazu’dur. Talipleri Türkiye, Suriye, Ürdün, Lübnan’dadır.
Sultan Sahak (San Sahak Berzencî) ve Mürşid Ocağı
Sultan Sahak, İran-Irak sınırı Hewraman yöresindeki Pirdiwer’de (Pird-i Wan) 13.yy’da yaşadı (?). Babası Şêx İsa, Berzinye’den (Süleymaniye’ye 23km) Pirdewer’e göçmüştü. Annesi Xatûna Dayîra (Razbar Hatun). Sultan Sahak’ın Haftan-ı Naciyan denilen Yedi oğlu vardır bunlar: Seyit Mire Sur (Seyit Ahmet), Seyit Mustafa Safidpoş, Seyit Muhammed (Gewre Suwar), Seyit Bave İsa (Alemdar), Seyit Abdül Vefa (Vefaî), Seyit Şehabeddin ve Seyit Habib Şah.
İlk beş oğlundan doğan çocukları dede ocakları kurdular. Bunlar Miresurî, Mustafaî, İbrahimî, Hamuşî ve Bave İseyi adlı beş dede ocağıdır.
Edmonds’un Kakailer adlı araştırmasında aktardığına göre Goranca (Kürtçe’nin bir lehçesi) yazılmış bir deyişte, San Sahak’ın Üç yüz yıl yaşadığı, bir ara Anadolu ve Suriye’ye giderek Alevîliği oralara taşıdığı, yaydığı, tekrar Pirdewer’e dönüp bir Cemhane yaptığı ve bir daha görünmediği belirtilmektedir. Hamza Aksüt ise, Alevîler adlı araştırmasında “Bu bilgilere dayanarak, Sultan Sahak’ın Hacı Bektaş gibi 13.yyda yaşadığı tahmin edilmekteyse de ocağın tarihi daha eskiye dayanmaktadır” demektedir. Genel bilgi ise ocağın asıl kurucusunun Baba Xoşîn’in olduğu yönündedir.
Hamuşi, Mire Sur, Mustafaî, Bave İsevî, İbrahimî ve Ataşbagî Sultan Sahak Mürşid Ocağına bağlı Pir – Dede Ocaklarıdır.
Yârsân Efsanesi: Arslan yürüten Pir Mikail, Duvar Yürüten Sultan Sahak
Sultan Sahak, gizli öğretilerini dünyaya yaymaya hazır olduğunda, ilk dört yoldaşıyla beraber, Şîrvan nehrinin yukarı kesimlerinde, Hawraman’da, Pirdiwar denilen bir yerde yerleşmeye karar verdi. Yoldaşlarından biri olan Davud, usta bir duvarcıydı ve nehre uzak olmayan bir yerde bir ev inşa etmeye başladı. Ancak ev yapımı için seçilen yer, önemli sihirli güçlere sahip olan ve uzun süredir yörede ruhani hakimiyetini sürdüren Pir Mikail’e aitti. Pir Mikail, tahtına göz diken bu adamın ve taliplerinin gelişine çok sinirlendi ve gizli güçlerini kullanarak onları cezalandırmaya karar verdi.
Vahşi bir aslana bindi, zehirli bir yılanı kırbaç gibi kullanarak, vahşi bir savaşçı görünümünde Pirdiwar’a doğru sürdü. Pir’in yaklaştığını gören Sultan Sahak, Davud’a ördüğü duvarı yükseltmesini, duvarın üzerine tünemesini ve Pir Mikail’i karşılayarak ne istediğini sormasını emretti. Sultan’ın emriyle duvar, Davud’u sırtında taşıyacağından mutlu olarak yükseldi. İki binici (biri aslanda, biri duvarda) Şîrvan nehrinin iki yakasında karşı karşıya geldiler. Davud, Pir’i dostça selamladı. Ancak diğeri çok kızgındı ve “Nedir bu?” diye bağırdı. “Ben Şeyh Sahak’ı bulacağımı sanmıştım. Oysa şu anda duvarlarla oynamaya çalışan sıradan bir büyücü çırağıyla karşı karşıyayım.” dedi.
Davud, sakince cevap verdi: “Ben Sultan’ın sadece talibiyim; Sultan’ın dışında, hiç bir şeyin varlığı yoktur!”. Pir Mikail; Davud’a, Pirini çağırmasını emretti; fakat daha arkasını dönmeden, Sultan Sahak aniden ortaya çıktı. Sultan’ı görünce Şirvan nehri coşkuyla kükredi; Bu ses öylesine güçlüydü ki, nehrin kenarındakiler birbirlerinin konuştuklarını duyamadılar. Sultan Sahak, Pir Mikail’e “O kadar güçlüysen, şu nehri yatıştır da görelim” dedi. Tabi ki Pir bunu beceremedi. Bunun üzerine, Sular Tanrısı olan Sultan Sahak, nehre sakinleşmesini emretti ve nehir hemen itaat etti.
Sonra Sultan, Davud’a, sihirli halısını nehrin üzerine serip, halının üzerine oturmasını emretti. Ayrıca, Pir’in aç olduğunu da fark etti ve elini nehrin suyuna vurur vurmaz, tamamen pişmiş, yenmeye hazır bir balık ortaya çıktı. Balığı Pir’e vererek, tek bir kılçığını kırmadan balığı yemesini söyledi. Pir, balığı yiyip bitirdiğinde nehirden canlı bir balık başını çıkardı ve Sultan’a; “Arkadaşıma ne yaptın? Onu geri istiyorum! Lütfen arkadaşımı geri ver ey Sular Tanrısı!” dedi, Sultan, kırılmamış balık kılçıklarını Pir’den geri aldı ve onları tekrar canlı bir balığa dönüştürdü. Sonra onu nehre bıraktı. Bütün bu olup biteni gören Pir Mikail, Sultan Sahak’ın ruhani üstünlüğünü kabul etti ve onun sadık taliplerinden biri oldu.
COĞRAFYA
Sultan Sahak’ın türbesi“Pirdewer” diye adlandırılır (yani Şirvan Nehri üzerindeki eski köprünün öte yanı). Doğudaki tüm Yarsanlar Sultan Sahak Berzenci’nin (San Sahak) türbesini, özellikle Newroz’da ziyaret ederler. Çünkü O’nun Newroz’un ilk günü yani 21 Mart’ta dünyaya geldiğine inanırlar. Newroz’da on binlerce Kürt, Türk, Azeri ve Fars Kakaî Pirdewer’i ziyaret ederler. Ayrıca Kakayiler yılın dört mevsiminde hac yeri olarak gördükleri Pirdewer’e giderler. Pirdewer’den başka şu türbe ve ziyaretler de vardır:
Baba Yadigâr: Kırmaşan-Dalaho dağlarındaki Baba Yadigâr, birçok kişi Pirdewer’den sonra Baba Yadigâr’ı ziyaret eder.
Gümbet ve Alevîyan, Hemedan’da.
Hatun Rezbar’ın Kirmanşah-Pave Pirdewer’deki türbesi ve ziyareti.
Pir Bünyamin, Kirmanşah-Kerend’de.
Seyid Mehemed Gewre Sûwar, kirmanşan’da.
Bave Tahirî Hemedanî (Üryan), Hemedan’da.
Dede Bekter ve Hudawende, Sehene-Kirmanşan’da.
Bave Haydar, Batı Gilan’ın Kıfrawır köyünde.
Bave Şahsuwar, Kifri’de.
Pir Mansur, Süleymaniye’de.
Gümbet ve Alevîyan, Hemedan’da.
Hatun Rezbar’ın Kirmanşah-Pave Pirdewer’deki türbesi ve ziyareti.
Pir Bünyamin, Kirmanşah-Kerend’de.
Seyid Mehemed Gewre Sûwar, kirmanşan’da.
Bave Tahirî Hemedanî (Üryan), Hemedan’da.
Dede Bekter ve Hudawende, Sehene-Kirmanşan’da.
Bave Haydar, Batı Gilan’ın Kıfrawır köyünde.
Bave Şahsuwar, Kifri’de.
Pir Mansur, Süleymaniye’de.
Ve Hawar, Halepçe, Şarezur ve öteki yerlerde bulunan onlarca ziyaret ve türbeler.Kakayilere ait türbe, ziyaret ve mabetlerin bulunduğu yerler göz önüne tutulduğunda, kakayilerin Loristan, Kirmanşah ve Hewreman’dan Azerbaycan, Bağdat, Kerkük, Xanekîn ve Musul’a kadar olan coğrafyada var oldukları ve olmaya devam ettikleri görülür. Kakayiler buralarda çoğunlukla vardılar, az ya da çok, şu anda da etkinler.
HAFTAN-I NACİYAN (Haft Wana – 7 Kuvvet)
1- Seyit Mire Sur (Kızıl Mir – Seyit Ahmet)
2- Seyit Mustafa Safidpoş
3- Seyit Muhammed (Gewre Sawar – Boz Süvari)
4- Seyit Bave İsa (Alemdar)
5- Seyit Abdül Vefa (Bal, Balu Vefa – Vefaî)
6- Seyit Şehabeddin (Anadoluya gittiği söylenir)
7- Seyit Habib Şah
2- Seyit Mustafa Safidpoş
3- Seyit Muhammed (Gewre Sawar – Boz Süvari)
4- Seyit Bave İsa (Alemdar)
5- Seyit Abdül Vefa (Bal, Balu Vefa – Vefaî)
6- Seyit Şehabeddin (Anadoluya gittiği söylenir)
7- Seyit Habib Şah
Bu Pirler ve kurdukları ocakları ilk kurulan yedi ocaktır (İlk beşinin dede-pir ocağı kurucusu olduğuda söylenir). Daha sonra yine ardılları olan ocaklar vardır.
Yârsân – Kakeî Topluluklar
Aşiret olarak tek tek Yârsânî toplulukları yazmanın zorluğunu ve yükününü düşünürsek bunun burada belirtmenin mümkün olmadığını hesaba katarak sadece bilinen ana kolları aktarmaya çalışacağım. Bu yazının iki veya üçüncü serilerinde elimden geldiğince ayrıntılı biçimde aktarmaya çalışacağım.
— Lor Kürtleri: Lorların çoğunluğu Şii’dir. Lorlara bağlı Xelîlan ve Zerdelan aşiretleri Alevîdir. Daha önceleri Lorların çoğunluğu Alevî idi. 19.yy İranında Şii din adamları Lorları Şiiliğe kazandırmak için çok çabalar harcadı ve görünen o ki başardı da. Lorların Mîr denen sınıfı Seyit’tir.
— Lak – Lek Kürtleri: Lekler; İran, Irak ve Türkiye’de yaşamaktadır. Lekçe Yârsânların kutsal dilidir. Hemedan bölgesindeki Lek-Lak Kürtleri Safevî devleti tarafından Nihavend, Melayer ve Tuviserkana sürülmüşlerdir.
Osmanlı kayıtlarında Kürt olarak nitelenen Leklerin yurtları özellikle Kayseri, Çorum, Çankırı’dır; ama Adanada da Lek Kürtleri vardır.
— Goran Kürtleri: Bilindiği gibi Goranîce; Kürtçenin Kurmancî, Kirmanckî (Zazakî), Sorani, Loranî gibi bir Lehçesidir ve Goranî lehçesi konuşan Kürtlerin tamamı Alevîdir. 500 bin ile 1 milyon arasında bir nüfusları olduğu tahmin edilmektedir. 800lü yıllardan başlayarak 1100lü yıllara (9. ve 11. yy) kadar yazılan Alevî metinler Goranî lehçesi ile yazılmıştır.
— Kelhor – Kalhor Kürtleri: Bir bölümü Şii, bir bölümü Alevîdir. 16. yyda yazılmış Şerefhan’ın Şerefnâme (Kürt Tarihi) adlı eseri sayfa 20de yazdığına göre Kelhorlar Kürtlerin dört ana kolundan biridir. Kelhor aşiretinin bir kolu Sivas’ın Divriği ilçesi Bizevi (Aşağı Karakuzu) ve Avşarcık (Yukarı Karakuzu) köylerindedir. Kerkük ve Dakuk yöresinde yaşayan Davudî aşireti Kelhor’un koludur.
Son Söz:
Lehçe bazlı Kürt ve Alevi Topluluklarından;
Kurmanc Alevîleri: Başta Avuçan, Baba Mansur Mürşid Ocaklarına
Goran – Lek – Lor Alevîleri: Sultan Sahak Mürşid Ocağına
Zaza Alevîleri: Baba Mansur ve Şix Ahmed (Tavîl) Ocağına bağlıdırlar.
Goran – Lek – Lor Alevîleri: Sultan Sahak Mürşid Ocağına
Zaza Alevîleri: Baba Mansur ve Şix Ahmed (Tavîl) Ocağına bağlıdırlar.
Yazının devam edecek serilerinde Yârsânî Aşiretleri ve Ocakları ayrıntıları ile yazmaya çalışacağım. Bu seride temel bilgileri vermeye çalıştım. Aşk ile.
-Kul Seyyid-
Özellikle Hamza Aksüt’e, Mehmet Bayrak ve Felekeddin Kakayî’ye şükranlarımla…
Kaynak:
1) M. Von. Bruinessen, Kürtlük Türklük Alevîlik
2) Felekeddin Kakayî- Kakaî Dini (Yârsân)
3) İ. Cem Erseven, Yabancı Araştırmacılar Gözüyle Alevilik
4) Hamza Aksüt, Alevîler
5) Mehmet Bayrak, Alevîlik ve Kürtler
6) Edmonds, Kakaîler
7) Rafael Blaga, İran Halkları El Kitabı
8) Nur Ali İlahî, Burhan-ül Hak
1) M. Von. Bruinessen, Kürtlük Türklük Alevîlik
2) Felekeddin Kakayî- Kakaî Dini (Yârsân)
3) İ. Cem Erseven, Yabancı Araştırmacılar Gözüyle Alevilik
4) Hamza Aksüt, Alevîler
5) Mehmet Bayrak, Alevîlik ve Kürtler
6) Edmonds, Kakaîler
7) Rafael Blaga, İran Halkları El Kitabı
8) Nur Ali İlahî, Burhan-ül Hak
Aşk ile…
alıntıdır...https://kulseyyid.wordpress.com
Labels:
Sultan Sahak ve Yârsânlar
hoş geldiniz .sefalar getirdiniz..
dost ol dost bil. dost kal
26 Ağustos 2016 Cuma
MISIR
KAYGUSUZ ABDAL DERGÂHI’NA BAĞLANANLAR
HAKKINDA
BİR BELGE
H. Dursun
GÜMÜŞOĞLU*
Öz
Bektaşî tekkelerinin 1826
yılında kapatılması sırasında sayısız belge tahrip edilmiş, bu sebeple sosyal
yaşam ve kültürel ilişkiler hakkındaki bilgilere ulaşmak oldukça zorlaşmıştır.
Alevî ve Bektaşîler açısından son derece önemli bir kişi olup, bu inanca yüzyıllarca
damgasını vuran Kaygusuz Abdal tarafından kurulan Kaygusuz Abdal Tekkesi,
Mısır’da Enver Sedat’ın da aralarında bulunduğu ekibin askerî darbeyle Kral
Faruk’u tahtından indirmesinden sonra, 1957 yılında tamamen kapatılmıştır.
1970’li yıllarda Mısır’da araştırma amacıyla bulunan Frederick de Jong
tarafından tekkeye ait belgelerden bazıları Hollanda’daki Leiden Üniversitesi
Kütüphanesi’ne bağışlanmıştır. Makaleye konu olan el yazması belge, adı geçen
kütüphaneye bağışlananlardan bir tanesidir. İlgili belge, dünyanın önde gelen
Bektaşî tekkelerinden birisi olan ve Kahire’de bulunan Kaygusuz Abdal
Tekkesi’nde, dergâhın son post-nişînleri, intisap edenlerin isimleri,
memleketleri, kadın ve erkek sayısı, dinî törenlerin yapıldığı yerler ve
kişilerin meslekleri hakkında bilgiler içermektedir. Bu çalışmanın, Hicrî 1304
(miladî 1886) tarihinden -tekkenin kapanmasına yakın- 1950 yıllarına kadar,
tekke yaşamı ile ilgili karanlıkta kalmış bazı noktaların aydınlatılmasına
katkı sağlayacağı düşüncesindeyiz.
1. Giriş
Osmanlı Devleti topraklarındaki insanların inanç yaşamında
Bektaşî tekkelerinin oldukça önemli bir yeri vardır. Fütuhat ricalinden olan
Bektaşî dervişlerinin gönülleri fethetmek üzere yola çıkışlarının,
imparatorluğa yeni toprakların katılmasında ve yerli halkla uyum
sağlanmasındaki olumlu katkısı göz ardı edilemez. Bu gönül erleri insanların
yaralarına merhem oluyor, gittikleri coğrafyada hem dünyevî hem de uhrevî
sorunlarını çözmeğe katkı sağlıyorlardı. Bu bağlamda, siyasi fetihler
gerçekleşmeden önce gönül fetihleri yapılmakta, Ehl-i Beyt ve Peygamber sevgisi
buralara gidenlerin örnek yaşamlarıyla insanlara benimsetilmekteydi. Bektaşî
tekkeleri zaman içerisinde üç kıtada yayılmıştı. Bu tekkelerin en
önemlilerinden birisi de şüphesiz ki Kahire’de bulunan Kaygusuz Abdal’ın
kurduğu tekkedir. Onun bu tekkeyi kurmasından yaklaşık yüz yıl sonra Mısır’ın
Osmanlı topraklarına dâhil olduğu bilinmektedir.
Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme döneminde, Yeniçeri
Ocağı’nın ortadan kaldırılmasına paralel olarak devletin büyümesinde olumlu
katkısı olan Bektaşî tekkeleri de II. Mahmut tarafından çevresindekilerin de
etkisi ile kapatılmıştır. Tekkelerin kapatılıp Yeniçerilere ve tekkelere ait
belgelerin tahrip edilmesi, eserlerinin yakılması, eşyalarının satılması ve
eskiye ait izlerin silinme çabalarıyla birlikte tekkelerdeki kültürel yaşamla
ilgili bilgilere ulaşmak bugün oldukça zorlaşmıştır ve hala “Bir Bektaşî tekkesinde günün yirmi dört
saati nasıl geçerdi?” sorusuna yeterli cevap bulunamamaktadır. Bunun sebebi
şüphesiz ki önyargılı şekilde ortadan kaldırılmış olan belgeler ve silinmeye
çalışılmış olan izlerdir. Devletin arşivlerinde bulunan resmi yazışmalar ise
elbette önemlidir ancak bununla birlikte, Bektaşîlerin kültürel yaşamları ile
ilgili sorulara ve diğer insanlarla olan ilişkilerine dair yeterli cevabı
vermekten uzaktır.
Bu bakış açısı altında merhum Şevki Koca’nın hayatta iken
tarafımıza verdiği ve aslı Hollanda, Leiden Üniversitesi arşivinde Ms. Or.
14385 numarada kayıtlı bulunan ve makalemize konu olan belgeyi, karanlığa ufak
bir ışık tutması ümidiyle yayınlamanın uygun olduğunu ve bizden sonraki
araştırmacılara da katkı sağlayacağını düşünmekteyiz. Bu belge, 1970’li
yıllarda Mısır’da bulunan Frederick de Jong tarafından alınıp üniversite
arşivine verilmiştir (Çift, 2001: 127-152).
Osmanlı coğrafyasında yüzlerce Bektaşî tekkesi olmasına
rağmen halifebabaların tüm dünyada sınırlı sayıda olması mecburiyetinden
dolayı, âsitâne denilen büyük dergâhlar az sayıdaydı. Bektaşî halifebabalarının
bulunduğu tekkeler şu şekilde sıralanabilir:
1. Hacıbektaş’taki
merkez, Pîrevi
2. Yunanistan
Dimetoka’da Seyyid Ali Sultân (Kızıldeli) Dergâhı
3. Anadolu’da,
Elmalı’da Abdâl Mûsâ Sultân
4. İstanbul
da Karaağaç Dergâhı
5. Kerbelâ’da
Abdülmü’min Dede Dergâhı
6. Irak’ta
Necef Dergâhı
Bu altı âsitâne halife makamı sayılan dergâhlardandı.
Sonradan Mısır-Kahire’deki Kaygusuz Dergâhı da bunlar arasında sayılmıştır.
İstanbul Merdivenköy’de Şahkulu Sultân Dergâhı post-nişîni Mehmet Ali Hilmi
Dedebaba, kendisine halîfelik pâyesi verilince bu dergâh da ötekiler arasına
girmiştir (Noyan, 2002: 22).
2. Kaygusuz Abdal Tekkesi Hakkında Bazı Notlar
Kaygusuz Abdal, Alevîlik ve Bektaşîlik açısından son derece
önemli bir kişi olup bu inanca yüzyıllarca damgasını vurmuştur. Kendisinin 1350
yıllarında doğduğu, 1444 yılında Hakk’a yürüdüğü tahmin edilmektedir. Mezarı
onun isteği üzerine Kahire’de Mukattam dağındaki bir mağarada yer almaktadır
(Çift, 2013: 73). Alâiyye Beyi’nin oğlu olan Kaygusuz Abdal’ın asıl adı
Gaybî’dir. Menâkıbnâme’ye göre genç Gaybî avlanmak üzere dağa çıkar. Bir geyiği
yaralar, geyik can havliyle kaçar ve Abdal Musa Sultan’ın tekkesinden içeri
girer. Yaralı geyiği yakalamak için tekkeden içeri girince dervişler kendisini
karşılarlar. Geleni fark eden Abdal Musa Sultan, Gaybî’yi yanına çağırır,
kendisine ne aradığını sorar. O günkü adı ile Gaybî yani Kaygusuz Abdal, yaralı olan geyiğin kapıdan içeri
girdiğini onu almak istediğini söyler. Abdal Musa nasıl bir okla vurduğunu
sorduğunda, attığı oku görürse tanıyacağını söyler. Bunun üzerine Abdal Musa
koltuğunun altından bir ok çıkartıp kendisine uzatır. “Aradığın bu mudur?” diye
sorunca bundan çok etkilenen Kaygusuz Abdal, tacı, tahtı bırakıp dergâhta
kalmaya karar verir. Burada uzun yıllar irşad olduktan sonra Mısır’da dergâh
açmak, insanları eğitmek üzere mürşidi tarafından görevlendirilir (Güzel, 1983:
10). Son postnişîni Ahmed Sırrı Baba olan Kaygusuz Abdal Dergâhı 1957 yılına
kadar açık kalır.
Bu dergâhta hizmet eden Recep Ferdi Baba ise Ahmet Sırrı
Baba’dan babalık icazeti aldıktan sonra 1952 yılında New York’ta oturan kız
kardeşinin yanına giderek tekke kurmak için uygun bir mekân arayışına girer.
Araştırmaları neticesinde Detroit şehri yakınlarında Taylor denilen
Arnavutların yoğunlukta olduğu bir yerleşim bölgesinde, gerekli girişimlerden
sonra bir çiftlik ve büyük bir arazi satın alınıp ihtiyaç olan düzenlemeler
yapıldıktan sonra bu tekke yasal olarak 15 Mayıs 1954 yılında hizmete
açılmıştır (Turan-Altun,2008:103-112).
Bedri Noyan Dedebaba
konuyla ilgili şu bilgileri vermektedir:
“İlk günlerde dergâhta, Recep Baba ile Ergirili Dervîş Lutfî, Avlonyalı Dervîş
Arşî vardı. Bunlar buraya Kahire Kaygusuz Sultan Dergâhı’ndan gelmişlerdir.
Sonradan Yakovalı Dervîş Bayram da
Amerika’ya gelerek onlara katılmıştır. Başka dervîşler de vardır ki bunlar
dergâhın iç işlerine bakarlar. Zeynel Tâhirî, Hüseyin Kusî, Fazıl Duro gibi..
Bu sonuncusu çiftlik işlerine bakar. Baba dahil, dergâh mensuplarının tamamı
çalışırlar.” (Noyan, 2002: 38).
1990’lı yıllarda Recep Ferdi babayı ziyarete giden Mustafa
Şeref Koca, kendisine Turgut Koca halife baba erenlerin nutuklarının bulunduğu Pir Nefes Üstad adlı kitabını hediye
etmiştir. Kitabı okuduktan sonra düşüncelerini “devirdaim makinası gibi bir eser dönüp dönüp okunması gerek”
sözleriyle ifade etmiştir. Recep Ferdi Baba, 24 Haziran 1990 yılında Amerika’ya
davet ettiği Bedri Noyan Dedebaba’dan halifelik icazeti almıştır. Recep Ferdi
Baba, bütün gayretleri ile Anadolu’daki Bektaşîliğin sesi olarak Amerika’da
Bektaşîliğin devamını sağlamış, 14 Eylül 1995 tarihinde Hakk’a yürümüştür ve
Detroit’teki dergâhın bahçesine defnedilmiştir. Şimdi ise yaklaşık 110 yaşında
olan Arşi Baba ve Derviş Eliton Pashaj hizmete devam etmektedir.
3. Kaygusuz Abdal
Dergâhı’nda Hizmet Eden Babalar
Bu tekkenin son post-nişînlerden biri olan Mehmet Lütfî
Baba, Arnavutluk’un Ergiri kasabasının Donavat köyünde 1265 H. (1849 M.)’de
doğmuş olup asıl adı İslâm’dır. İskeçe Dergâhı’nda Hasib Baba’ya bağlanarak
nasîb almış, kendisine Mehmet Lutfî adı verilmiştir. Sonradan İstanbul Şahkulu
Sultân Dergâhı’na giderek Mehmet Alî Hilmî Dedebaba’ya intisâb etmiş, kutsal
yerleri ziyaret etmek için Irak’a gitmek amacıyla önce Hacıbektaş kasabasında
Pîrevi’ne gitmiştir. 1319 H. (1902 M.)’de icâzetnâme alarak Meğaravî Tekkesi’ne
post-nişîn olmuştur. Mehmed Lütfî Baba’nın 26 Recep 1354 H.’de (1936 M.) kendi
istediği ile Aşçı Ahmet Sırrı Baba’ya yerini bıraktığını Sırrı Baba kendisi
yazmaktadır. Mehmed Lutfî Baba 10 Zilhicce 1360 H. (1941 M.)’de kurban bayramı
gecesi Hakk’a yürümüştür (Noyan, 2002: 230).
En son post-nişîn olan Ahmed Sırrı Baba, 1895 yılında
Leskovik’e bağlı Glina adındaki köyde dünyaya gelmiştir. Babasının izniyle 17
yaşında Süleyman Baba’nın olduğu dergâhta bir yıl kalmıştır. Leskovik’in işgal
edilmesiyle, Yanya’ya göç etmek zorunda kalmış, kısa bir süre burada kaldıktan
sonra Priştine’deki Bektaşî tekkesinin post-nişîni Şaban Baba’ya hitaben
yazılan mektup üzerine ondan nasip almıştır. Oradan Mısır Kahire’ye geçip
Mehmet Lütfî Baba’nın hizmetinde bulunmuştur.
Mürşidinin izniyle Hacı Bektaş Veli’nin
makamını ziyaret için Anadolu’ya gelmiştir. Bir süre 1922-1923 senelerinde
Tarsus’taki tekkenin mürşidi Hakk’a yürüdüğü için burada irşad hizmetinde
bulunmuş, Mehmed Lütfî Baba’nın çağırması üzerine Kahire’ye geri gelmiş,
rahatsızlanınca doktorların tavsiyesi üzerine hava değişikliği için Arnavutluğa
gitmiş ve altı ay sonra tekrar geri dönmüştür. Daha sonra Kerbela ve Necef-i
Eşref’i ziyaret maksadıyla yeniden yola koyulmuş, Selanik’e oradan da Katerin’e
geçmiştir. Katerin Dergâhı’nın post-nişîni Cafer Baba’nın Hakk’a yürümesi
üzerine orada bulunan dervişler kendisine bağlanmış, yaklaşık iki yıl burada
kaldıktan sonra tekrar Mısır’a dönmüştür. Ahmed Sırrı Baba, Salih Niyazi
Baba’dan 1935 yılında halifelik almış, 30 Ocak 1949 yılında ise dedebaba olarak
seçilmiştir (Çift, 2013: 97).
Çizelge 1’de görüleceği üzere, bu tekkede görev yapan
kişilerin neredeyse tamamı Anadolu kökenlidir (Noyan, 2002: 231-232). Son üç
post-nişîn Arnavut babalar olarak hizmet etmiştir.
Çizelge 1. Mısır Kaygusuz
Abdal Dergâhı’nda hizmet eden Babalar ve kökenleri
Baba adı
|
Kökeni
|
Nakıyb Hüseyin Baba
|
Aksaray
|
Meydancı Kasım Baba (Alâiyye) Yusuf Baba (Alâiyye)
|
Alanya
|
Hudâdâd Baba
|
Ankara
|
Halil Koç Baba
|
Antakya
|
Alî Baba
|
Birecik
|
Aşçı Mustafa Kemâl Baba
Hasan Hüsnî Baba
Yörük Mustafa Baba
|
Burdur
|
İsmail Baba
|
Bursa
|
Zeynelabidin Baba
|
Elbasan
|
Mest Ali Baba
|
Karaman
|
Nakıyb İbrahim Ethem Baba
|
Koçhisar
|
Aşçı Recep Baba
|
Konya
|
Sancaktar Ali Baba
Nakıyb Süleyman Baba
Meydancı Murat Baba
|
Teke
|
Ekrem Mustafa Baba
(Kasaba)
|
Turgutlu
|
Mehmet Selîm Baba
|
Üsküdar
|
Ramazan Baba Süleyman Baba
|
Seydişehir
|
Nakıyb Hasan Baba Hacı
|
Sofulu
|
Ca’fer Baba
|
Bağdat
|
Mahmut Baba
|
Mayadağ
|
Pehlivan Baba
|
Manastır
|
Salih Baba
Sâdık Baba
Kasım Baba
|
Bilinmiyor
|
Abbâs Baba
|
Mendil
|
Şehabeddin Baba
|
İstanbul
|
Abdullâh Baba
|
Kırım
|
Aşçı Melek Baba
|
Halep
|
Mehmet Baba
Kurbancı İsmail Baba
|
Bosna
|
Haydâr Baba (Leskovik)
Mehmet Lutfî Baba (Ergiri)
Sırrı Baba (Glina)
|
Arnavutluk
|
Bu dergâhta hizmet eden post-nişînlerin isimleri ve hizmet
ettikleri yıllar Çizelge 2’de sunulmuştur (Noyan, 2002: 228-229).
Çizelge 2. Mısır Kaygusuz
Abdal Dergahı’nda hizmet eden postnişînlerin isimleri ve hizmet ettikleri
yıllar.
Adı ya da Unvanı
|
Atanma
Tarihi
|
Hakk’a Yürüme Tarihi
|
Post-nişînlik Tarihi
|
Kasabalı Kerem Mustafa Baba
|
848 H. (1444 M.)
|
855 H. (1451 M.)
|
7 Yıl
|
Meydancı Kâsım Baba
|
855 H. (1451 M.)
|
896 H. (1464 M.)
|
14 Yıl
|
Koç Halil Baba
|
869 H. (1464 M.)
|
887 H. (1482 M.)
|
18 Yıl
|
Sancaktar Ali Baba
|
887 H. (1482 M.)
|
896 H. (1490 M.)
|
9 Yıl
|
Nakiyb Hacı Süleyman Baba
|
896 H. (1490 M.)
|
909 H. (1503 M.)
|
13 Yıl
|
Mest Ali Baba
|
909 H. (1503 M.)
|
936 H. (1529 M.)
|
27 Yıl
|
Aşçı Mustafa Kemâl Baba
|
936 H. (1529 M.)
|
952 H. (1545 M.)
|
16 Yıl
|
Nakiby Hüseyin Baba
|
952 H. (1545 M.)
|
961 H. (1553 M.)
|
9 Yıl
|
Kazancı Hasan Hüsnî Baba
|
961 H. (1553 M.)
|
980 H. (1572 M.)
|
19 Yıl
|
Meydancı Hacı Yusuf Baba
|
980 H. (1572 M.)
|
1007 H. (1598 M.)
|
27 Yıl
|
Hudâdad Baba
|
1007 H. (1598 M.)
|
1016 H. (1607 M.)
|
9 Yıl
|
Meydancı Hacı Murad Baba
|
1016 H. (1607 M.)
|
1032 H. (1622 M.)
|
16 Yıl
|
Aşçı Recep Baba
|
1032 H. (1622 M.)
|
1042 H. (1632 M.)
|
11 Yıl
|
Yörük Mustafa Baba
|
1042 H. (1632 M.)
|
1064 H. (1653 M.)
|
22 Yıl
|
Es-Seyyid Câ’fer Baba
|
1064 H. (1653 M.)
|
1071 H. (1660 M.)
|
7 Yıl
|
Nakiyb İbrahim Edhem Baba
|
1071 H. (1660 M.)
|
1080 H. (1669 M.)
|
9 Yıl
|
Aşçı Ramazan Baba
|
1080 H. (1669 M.)
|
1095 H. (1683 M.)
|
15 Yıl
|
Aşçı Hacı Süleyman Baba
|
1095 H. (1638 M.)
|
1123 H. (1711 M.)
|
28 Yıl
|
Es-Seyyid Mehmet Selim Baba
|
1123 H. (1711 M.)
|
1129 H. (1716 M.)
|
6 Yıl
|
Nakiyb Hasan Baba
|
1129 H. (1716 M.)
|
1146 H. (1722 M.)
|
17 Yıl
|
Hacı Mahmud Baba
|
1146 H. (1733 M.)
|
1162 H. (1748 M.)
|
16 Yıl
|
Seyyid İsmail Baba
|
1162 H. (1748 M.)
|
1168 H. (1754 M.)
|
5 Yıl
|
Aşçı Melek Baba
|
1168 H. (1754 M.)
|
1180 H. (1766 M.)
|
5 Yıl
|
Hacı Es-Seyid Mehmet Baba
|
1180 H. (1766 M.)
|
1201 H. (1809 M.)
|
21 Yıl
|
Aşçı Kasım Baba
|
1201 H. (1786 M.)
|
1213 H. (1798 M.)
|
12 Yıl
|
Hacı Zeyne’l-Âbidîn Baba
|
1213 H. (1798 M.)
|
1224 H. (1809 M.)
|
11 Yıl
|
Pehlivan Baba
|
1224 H. (1809 M.)
|
1228 H. (1813 M.)
|
4 Yıl
|
Hacı Sâlih Baba
|
1228 H. (1813 M.)
|
1234 H. (1818 M.)
|
6 Yıl
|
Hacı Abdullâh Baba
|
1234 H. (1818 M.)
|
1239 H. (1823 M.)
|
5 Yıl
|
Kurbancı İsmail Baba
|
1239 H. (1823 M.)
|
1268 H. (1851 M.)
|
29 Yıl
|
Sâdık Baba
|
1268 H. (1851 M.)
|
1282 H. (1865 M.)
|
14 Yıl
|
Ali Baba
|
1282 H. (1865 M.)
|
1282 H. (1868 M.)
|
3 Yıl
|
Abbas Baba
|
1285 H. (1868 M.)
|
1300 H. (1881 M.)
|
15 Yıl
|
Şehâbeddîn Baba
|
1300 H. (1882 M.)
|
1303 H. (1885 M.)
|
4 Yıl
|
Haydâr Baba
|
1303 H. (1885 M.)
|
1319 H. (1901 M.)
|
16 Yıl
|
El Hac Mustafa Lütfî Baba
|
1319 H. (1901 M.)
|
1941
|
-
|
Ahmet Sırrı Baba
|
1332 H.(1913M.)
|
1963
|
-
|
4. Belge içinde göze
çarpan bazı ayrıntılar
Belgedeki bilgilerden yola çıkarak dergâhta Mehmet Lütfi
Baba’dan ve Ahmet Sırrı Baba’dan nasip alanların 44’ü kadındır. Ayrıca nasip ve
dervişlik verilen er sayısı toplam 112’dir. İçlerinden 12’si dervişlik
mertebesine yükselmiş geri kalan 100 erkek ise sadece nasip alarak yola intisap
etmiştir. Bektaşîlikte nasip almak, ikinci doğum, yani manevi âleme doğuş
olarak kabul edildiğinden genellikle yola girenlere ikinci bir isim verilir.
Eserde asıl isimlerinin dışında yol ismi verilenler Şah İsmail, Derviş Kalender,
Derviş Hızır, Derviş Şakir, Derviş Gaybi ve Derviş Melik olup diğer nasip
alanların yol isimleriyle ilgili başka bir kayda rastlanmamaktadır.
İkrar verenlerden 18 kişinin muharrem ayında, 34 kişinin
Nevruz, 8 kişinin Kurban Bayramı gecesi ve kalan diğerlerinin ise farklı
aylarda nasip aldığı veya dervişlik törenlerinin yapıldığı görülmektedir.
İlgili belgeden anlaşıldığına göre toplam olarak Mehmed Lütfi Baba’nın 64
kişiye, Ahmed Sırrı Baba’nın ise 86 kişiye mürşidlik yaptığı anlaşılmaktadır.
Bazı kişilerin ise mürşid ve rehberleri belirtilmemiştir.
Ahmet Sırrı Baba Mısır’ın dışında Tarsus’ta 1 kişiye
dervişlik, Arnavutluk Kolonya kasabası Aşağı Tac Köyü’nde 15 kişiye nasip
vermiştir. Arnavutluk Vlora bölgesi Verpika köyünde 4 kişiye, Tac Köyü’nde ise
ayrıca 2 hanıma, Katerin Dergâhı’nda 1 hanıma nasip vermiştir. Listede isimleri
yazılı olan kişilerden 2’si kaptan, 1 kişi mühendis ve 1 kişi paşa olup
diğerlerinin meslekleri hakkında bilgi bulunmamaktadır. Toplam 7 kişinin de
Mevlevilikten Bektaşîliğe intisap ettikleri anlaşılmaktadır. 8 kişinin Türk
olduğu diğerlerinin ise bir kısmının memleketleri Arnavutluk, Makedonya, Girit,
Edirne, Erzurum ve Yanya olduğu kayıtlıdır. İçlerinden bazılarının Ahmed Sırrı
Baba’nın akrabalarından olduğu belirtilmiştir. Belgelerdeki sıra numaralarında
29 numaradan 35 atlamasından bir sayfanın eksik olduğunu ve yazının büyük
ölçüde kronolojik olmaması da sonradan hatırlanan kişilerin ilave edildiğini
düşündürmektedir.
Belge içerisinde belirtilen tarihler, kısmen hicri kısmen
miladi olarak yazılmıştır. Dergâhlar kapandıktan sonra ise Türkiye’den nasip
alanların adı kaydedilmemiştir. Ahmed Sırrı Baba’nın Mısır, Tarsus, Yunanistan,
Makedonya, İstanbul ve Tire’de de meydan açarak hizmette bulunduğu tespit
edilmiştir. Dahası, Mahmut Fahri Paşa’ya kendi sarayında nasip verilmesi,
dervişlik ve mürşidlik hizmetini Ahmed Sırrı Baba’nın kendisinin yapmış olması
ilginçtir ve genel uygulamaya uygun değildir. Nedeni ise tespit edilememiştir.
Ayrıca yaptığımız araştırmalarda, o dönemi yaşayan
kişilerden aldığımız bilgilerden şu sonuca varmaktayız: Ahmed Sırrı Baba, 1950
yılında Türkiye’ye gelip iki yıl kalmıştır. Bektaşî babası kıyafetiyle
dolaşması yasa gereği yasak olduğundan sokakta dolaşmaması için İstanbul
Kadıköy’de şimdi itfaiyenin olduğu yerde bir çiftlik evinde kaldıktan sonra
rahatsızlığı nedeniyle, Çamlıca’da bir köşkte bir süre misafir edilmiştir. Daha
sonra bir süre de İzmir Tire’deki dergâhta yaşadıktan sonra, 05.10.1952
tarihinde Göztepe Şair Arşi caddesi Üç Köşkler adıyla bilinen yerde, muhabbet
için kurulan bir sofrada, Bektaşî âyini açıldığı suçlamasıyla 18 gün tutuklu
kaldıktan sonra serbest bırakılıp yurtdışına gönderilmiştir (Milliyet Gazetesi,
05.10.1952).
Türkiye’de kaldığı zaman içinde pek çok kişiye nasip, bazı
kişilere de babalık vermiştir. Babalık verdiği kişilerin isimleri şöyledir:
Tireli Hasan Balım Baba, Mustafa Pektaş Baba, Mehmet Turabi Sani Ercan Baba,
Salih Akdemir Baba, İstanbul Hasanpaşa’dan Hüsamettin Baba. Nasip
verdiklerinden isimlerini tespit edebildiklerimiz kişiler ise şunlardır: Halim
Beyko, Eşref Atar, İkbal Atar, İsmail Söyleyen, Cemal Konur, Tosun Yeşileker,
Zahide Yeşileker, Tahire Şenkal, Rakip Önkök, Hasan Zihidro, Muzaffer Zihidro,
Fatma Demirkır. Ayrıca Türkiye’den Mısır’a 1962 yılında giden Kazım Varuş orada
nasip almıştır.
Türkiye’de yaşayan Arnavutların sayısal olarak azınlıkta
olmaları, Ahmed Sırrı Baba’nın hem Arnavut hem de mücerred olması nasip
almalarını kolaylaştırmış hatta bu camiada nasip alma yönünden canlılık
sağlamıştır.
5. Sonuç
Bilindiği üzere kayda geçmeyen şeyler unutulmaya mahkûmdur.
Geçmişini bilmeyenlerin ise kimlik sorunları yaşamakla karşı karşıya kalmaları
kaçınılmazdır. Tarihte sayısız savaşlar, yangınlar, kasıtlı olarak belgelerin
ortadan kaldırılması, depremler gibi pek çok neden geçmişle olan bağlarımızı
koparmaktadır. Bazen bir mektup, bir dörtlük veya bir resim dahi karanlıkta
kalmış bir döneme ışık tutması açısından oldukça önemlidir ve kopuk haldeki
bağları sağlamlaştırmaya vesile olmaktadır. İnancın insan yaşamının çok önemli
bir parçası olduğu bilinen bir gerçektir. Kaygusuz Abdal tekkesinin son
post-nişîni olan Mehmed Lütfî Baba ve Ahmed Sırrı Baba’ya intisap edenlerin
isim listeleri ile ilgili bu belgenin de Bektaşîlik hakkında araştırma
yapanlara katkı sağlayacağını ümit ederiz.
Sonnotlar
1 Yanya
Eyaleti, Berat Sancağı 2 Yanya
Eyaleti, Berat Sancağı
3 Borca; Bosna
4 İzvor,
Selanik
5 Delvine,
Yanya Ergiri
6 Arnavutluk,
Mat bölgesinde bir köy.
7 Görice,
Manastır.
8 Görice,
Manastır
9 Arnavutluk’ta
Bjesket, Dağlı bölgesinde
10 Makedonya
Manastır
11 Aşağı Tac
Köyü
12 Makedonya
Manastıra bağlı Tac köyü
13 Barmas,
Arnavutluk Kolonya bölgesinde bir köy.
14 Yukarı Tac
köyünden
15 Vlora
bölgesinde bir köy
Kaynakça
ÇİFT, S. (2011). Çağdaş Mısır’da Bektâşîlik İzleri: Mısırlı Bir Ressam’ın Bu Topraklardaki
Son Bektâşî Şeyhi Ahmed Sırrı Baba ile İlgili Hatıraları. T.C.
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Cilt: 20/2
ÇİFT, S. (2013). Ahmed
Sırrı Dedebaba Ahmediyye Risalesi ve Nefesleri. Revak Yayınları, İstanbul.
GÜZEL, A. (1983). Kaygusuz Abdal’ın Mensur Eserleri.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara. Hollanda’daki Leiden Üniversitesi
Kütüphanesi Arşivi Ms. Or. 14385 numarada kayıtlı el yazması belge. Milliyet
Gazetesi, 05.10.1952 NOYAN, B. (2002). Bütün
Yönleriyle Bektaşîlik ve Alevilik. Ardıç Yayınları, Ankara Cilt: 5. TURAN,
F.A. ve ALTUN, İ. (2008). Hacı Bektaş
Veli Geleneğinin Bir Uzantısı Olan Detroit’teki Arnavut Bektaşî Tekkesi.
Sayı 2008/45.
EK 1: El Yazma
Belgenin Günümüz Harflerine Çevrilmiş Hali Aşağıdadır:
“Ene Medinetü’l-ilm ve Aliyyun Bâbuha”
Mahrûse-yi Mısır’da El Mukattam Dağı eteğinde defîn-i hâk-ı
ıtırnâk Kaygusuz Sultân kuddise sırrehu’l-menân Efendimiz Hazretlerinin
dergâh-ı feyz-i iktinâhı postnişîn-i irşâdı reşâdetlü, faziletlü, eş - Şeyh
Ahmed Sırı Baba el Glinavî hazretlerinin zamân-ı meşihatlerinde Tarîkat-ı
Aliyye-i Bektaşîyeden kesb-i füyûzât-i ma’nevî iden ihvân-ı tarîkin esâmisidir.
S.1
1-
İkbâl Hanım: 15 Sefer 1320, mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Şerîf.
2-
İsmâil Kapudan Demir: Giridli, 15 Oktober 1904 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Süleyman.
3-
İbrahim: Giridli Ali Efendi mahdûmu, 4 Şevval 1327
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Ali.
4-
Âdem bin Emin Tomariçeli1: 10 Mars 1322
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Mehmed ile Sırrı Baba.
5-
Âdem Emin: Premedli2, mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Mehmed.
6-
İbrahim Ferhat: Gulmeli, 2 Şaban sene 37 mürşidi Lütfî Baba, rehberi
Dervîş Mehmed.
7-
İkbâl Hanım: Giridli Hasan Bayrakî’nin haremi, 18
Muharrem 37; mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîşi Mehmed.
8-
Ülfet Fâtıma Hanım; İbrahim Nâcî Bey haremi, Giridli 30
Januar[y] 1927 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Edhem.
9-
İbrahim Halîl: Bursalı 1345 de ikrâr aldı. Mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Edhem ve1346’da Dervîş ikrârı aldı. Rehberi Sırrı
Baba.
10-
İkbâl Hanım: Kandiyeli. Merhûm Saffet Baba’nın kerimesi
20 Muharrem 1337 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Mehmed Ergirili ( Doktor
Ali Râsih’in hemşiresi).
11-
Ahmed Efendi: Halîl Bektaş, 1 Ağustos 1920 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
12-
Üsküplü Ahmed Dede: Mevlevî dervîşânından, 1 Ağustos
1930 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
13-
Ahmed Rüşti Efendi, başmühendis, 28 December 1941
mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram, Yakovalı
14-
Ahmed Rıfat Hayrullah Efendi: 23 Mars 1946 nevrûzun üçüncü gicesi mürşidi
Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
15-
İlirya Delvine: Delvineli Hikmet Delvine Bey’in
kerimesi. 20 Mars 1949 mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî, Ergirili.
16-
İbrahim Naci Efendi: Giridli 21 Mars nevrûz gicesi 1949
dervîş ikrârı virmişdir. Rehberi Dervîş Lütfî, mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba,
kendilerinin lakabı Nusret-zâdedir ve ma’nevî lakabı Şâh İsmâil olmuşdur.
17-
İbrahim Abdülhalîm Efendi: Girildi, İskenderiye’de
muhib olmuşdur. 7 April 1949 cuma gicesi, mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi
Dervîş Mahmûd Gaybî’dir.
S.2
18- Penbe Hanım:
Giridli Osman Efendi’nin haremi. 28 Muharrem 1304 mürşidi Lütfî Baba, rehberi
Dervîş Kâmil.
S.3
19-
Cevad: Borcalı3, 4 Rebiü’l-sânî 1338 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Mehmed.
20-
Celil bin Yakub: İzvorlu4 9 Mars 1342 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş
Bilâl.
21-Cemile Tahir: Tatzanlı
Kanber’in haremi. 6 November 1928 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş
Edhem
22- Yüzbaşı Cemâl İzzet Bey: Mısır Türklerinden, 10
Zilhicce 1367, 12 Oktober 1948 cehârşenbe gicesi nasîb almışdır. 10 Muharrem
1368’de dervîş ikrârı almışdır.
S.4
23-
Haydar Fâzıl bin Rüşdü: Mısır Prenslerinden,16 Recep
1319 mürşidi merhûm Lütfî Baba, rehberi Dervîş Ahmed.
24-
Hacı Hâfız Mustafa: Gelibolulu, 23 Muharrem 1322 mürşidi Lütfî Baba, rehberi
Dervîş Selim.
25-
Hasan bin Beyko Delvineli5, 10 Mars 1322
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş
Mehmed ile Sırrı Baba.
26-
Hasan bin Bekir:
Burcalı, mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Mehmed.
27-Hikmet Mahmud: lakabı Hâtim. 9 Zilhicce kurban bayramı
gicesi 28 December 1941 mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram.
28-
Hasan Efendi Ali: Ergirili, nevrûz sultan gicesi. 22
Mars 1944 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
29-
Hikmet Delvin Bey: Delvinalı. 20 Mars 1949 pazarirtesi
gicesi dervîş ikrârı virmişdir. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
S.5
35-
Rüstem bin Hasan: Gelibolu Mevlevî dervîşlerinden 25
Rebiü’l-evvel 1330 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Ali Ergirili.
36-
Rüstem: Tepedelenli. Mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Kâmil.
37-
Ragıbe Hanım: Kahraman Efendi’nin haremi. 11 November
1923 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Bilâl.
S.6
38-
Zeynep Hanım: Kandiyeli Ali Ârif Efendi’nin haremi. 28
Muharrem 1326 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Hasan.
39-
Zeki bin Zifir: Curcalı6. 29 April
1931 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
40-
Zeynel Abidin:
Premedli. 22 Mars 1946 nevrûz gicesi, mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi
Ergirili Dervîş Lütfî.
41-
Zeynep Rana Hanım: Mükerrem Efendi haremi. 22 Mars 1947
Nevruz gicesi, mürşidi Ahmed Sırrı Baba,
rehberi Ergirili, Dervîş Lütfî.
S.7
42-
Sâmi bin Rıf’at: Edirneli. 16 Muharrem 1320 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Şerîf.
43-
Süleyman Sabri: Öğünlü. 16 Muharrem 1320 mürşidi Lütfî
Baba, rehberi Dervîş Şerîf.
44-
Şuayib bin Mehmed: Delvinalı 4 Sefer 1331 mürşidi Lütfî
Baba, rehberi Dervîş Kâmil.
45-Sırrı Dede: Manastırlı. Mevlevî dervîşânından. 28 April
1931 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
46- Saâdet Hanım bint-i Sa’id: 28 December 1941 mürşidi
Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram.
47-Sipiryan Ömer: Ergirili, kurban bayramı gicesi
7.12.1943, mürşidi Ahmed Sırrı Baba,
rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
48- Semiha Hanım: Mısırlı. Cemâl İzzet Bey’in haremi. 21
Mars nevrûz gicesi nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi Dervîş
Lütfî.
S. 8
49-Şahin bin Mehmed: Ergirili, 16 Muharrem 1320 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Şerîf.
50-Şuayb bin Hüseyin: Permedli. 15 Muharrem 1323 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Muharrem.
51- Şerafeddin Mustafa Efendi: Mevlevi Şeyh-zâde, 4
November 1946 kurban bayramının birinci günü mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi
Ergirili Dervîş Lütfî.
52-Şahin Mükkerrem Efendi: Sırrı Baba’nın yeğeni, 4
November 1946 kurban bayramı birinci günü mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi
Ergirili Dervîş Lütfî.
S.9
53-
Sâliha Hanım: Şâkir Ağa’nın haremi. 18 Muharrem1328
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Kâmil.
54-
Saffet: Ergirili. Ammi-zâde Emin Hacı 1 Şubat 1322, mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Muharrem.
55-
Dervîş Safvet Hayreddin, 15 Kanûn-ı evvel 1936 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
S.10
56- Tâhir Kemâleddin Şâkir: Dervîş Şâkir’in oğlu. 21 Mars
1949 nevrûz gicesi nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi Dervîş
Lütfî.
S.11
57- Zarife Hanım: Giridli, bint-i Ali. 22 Mars 1944 nevrûz
gicesi. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram, Yakovalı. Müsahibi
oğlu Hasan ve kerimesi Fâtıma.
S.12
58-
Ali Fu’âd bin
Mehmed Emin Bey: İstanbullu. 28 Sefer 1325 mürşidi Lütfî Baba, rehberi
Dervîş Muharrem.
59-
Ali Ârif:
Kandiyeli, 28 Muharrem 1326 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Hasan.
60-Ali bin Sâlih: Ergirili. 25 Rebiü’l-evvel 1330 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Ergirili Dervîş Ali.
61- Gaybî bin Şahin: Glinalı. Sırrı Baba’nın biraderi. 13
Zilhicce 1333 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Mehmed.
62-Ali bin Halîm: Göriceli7, mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Kâmil.
63-Ömer bin Rızâ: Mevlevî dervîşânından, 9 Mars 1338
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Bilâl
64-
Ömer Hâfız: Mevlevî dervîşânından. 9 Mars 1339 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Bilâl.
65-
Abdurrahman Dede: Yenipazarlı. Mevlevî dervîşânından,
28 Abril 1931 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
66-
Abdülvâhid bin Süleyman: Erzurumlu. 12 Mars 1927
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
67-
Ali Âbidîn Efendi: Fellüklü, 13 Zilhicce 1359 mürşidi
Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram.
68-Hacı Osman: Tatzanlı. 13 Zilhicce 1359 mürşidi Sırrı
Baba, rehberi Dervîş Bayram.
69-
Abdullah Bâzara Efendi: Mısırlı. 22 Mars 1946, nevrûz
gicesi mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
70-
Abdülhamîd İbrahim Efendi: 22 Mars 1946 nevrûz gicesi.
Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
71-
Abdülazîz Emin Elhâncı Efendi: 3 November 1946, kurban
bayramı gicesi. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Ergili Dervîş Lütfî. Musâhibi
Nilüfer Nef’î, 9 Receb 1366 ve 9 May 1947 de dervîş ikrârı almışdır. İsmi,
Dervîş Vîrânî’dir. Mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütf Ergirili ve tafaddal
hazret fadîleten îcâben bi-tevcîhi lakabi müşarün ila hadretihi zâdallahu
feydan ve keremen.
72-
Abdülkâdir Ca’fer Abdülkâdir: Yanya. 21 Mars 1948 nevrûz gicesi. Mürşidi Ahmed
Sırrı Dede, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili. Musâhibi Abdülhalîm İbrâhim ve Kâzım
Efendi.
S.13
73-
Abdülhalîm İbrahim Abdülhalîm Efendi: Girildi. 21 Mars
1948 nevrûz gicesi. Mürşidi Ahmed Sırrı Dede, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
74-
Abdullah Bâzara: 10 Zilhicce 1367 ve 13 Oktober 1948
cehârşenbe gicesi dervîş ikrârı vermişdir. İsmi, Dervîş Kalender.
75-
Abdülkâdir Ca’fer Abdülkâdir, 20 Mars 1949 pazarirtesi
gicesi dervîş ikrârı virmişdir. İsmi, Dervîş Hızır, mürşidi Ahmed Sırrı Baba,
rehberi Dervîş Lütfî.
76-
Ali Hasan: Girildi. İskenderiye’den 21 Mars 1949 nevrûz
gicesi nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi Dervîş Lütfî.
77-
Abdülhalîm İbrahim Abdülhalîm: Giridli. 22 Mars 1949
nevrûz akşamı dervîş ikrârı virmişdir. Rehberi Dervîş Lütfî, mürşidi Ahmed
Sırrı Dedebaba.
78-Azize İbrahim Abdülhalîm: Girildi. Nevrûz 21 Mars 950
mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
S.14
79-
Feride Bacı: Gulemli. İbrahim Ferhad’ın haremi. 2 Şa’bân 1337 mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Mehmed.
80-
Fâtıma Hanım: Musa Şahin Efendi’nin haremi. 1 May 1940
mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
81-
Fikret Hanım bint-i Mahmud Efendi: Nefî (Gaybî) bayram
gicesi. 7.12.1943 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
82-
Fâtıma Hanım bint-i Ali: Giridli. 22 Mars 1944, nevrûz
gicesi mürşidi Baba Sırrı, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı, Zarife binti Baka.
83-
Fazilet Hanım: Abdullah Bazara Efendinin haremi. 22
Mars 1946, nevrûz gicesi mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
84-
Fu’âd Abdülhamîd İbrahim: Mısır Türklerinden. Nevrûz
gicesi, 22 Mars 1947 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Ergirili Dervîş Lütfî.
85-
Fâtıma Şâkir: Kemâl Bey kızı. Nevrûz gicesi, 22 Mars
1947 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
86-
Firdevs Hanım bint-i Hacı Mehmed Hemedânî: 10 Zilhicce
1367 ve 12 November 1948 cehârşenbe gicesi nasîb almışdır. Binbaşı Mahfûz
Bey’in haremidir. Mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
87-
Fikri Emin: Mısırlı. 21 Mars 1949, nevrûz gicesi nasîb
almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba Dede, rehberi Dervîş Lütfî.
88-
Fâtıma Leyla Başpehlivân: Tahsin Baba’nın kerimesi ve
Yılmaz Efendi’nin haremi, 21 Mars 1950 nevrûz. Mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba ve
rehberi Dervîş Lütfî.
89-
Fahri konşisi:
Kosovalı. Bayram gicesi 21 September 1950 mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehber
Dervîş Lütfî.
90-
Fâtıma Hüseyin: Fahri Efendi’nin haremi. Bayram gicesi
21 September 1950 mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi Dervîş Lütfî.
S.15
91-
Kanber: Tanzanlı.
11 November 1923 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Bilâl.
92-
Korkmaz Hâmid Bey, Azarbeycanlı. Nevrûz gicesi 21 Mars
1950 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
S.16
93-
Kerem Hanım: Sa’id Paşa’nın çıraklarından. 15 Sefer
1320 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Şerîf.
94-
Kâmil bin Tahir: Delvineli. 5 Mars 1915 mürşidi Lütfî
Baba, rehberi Dervîş Mehmed.
95-
Kâmil: Delvineli. Mürşidi Lütfi Baba, rehberi Ergirili
Dervîş Mehmed.
96-
Gülizâr Hanım: Arnavud Sagiri’nin kayınvalidesi. 13
Zilhicce 1359 mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
97-
Kemâl Şâkir Efendi: 21 Mars 1943 Mısır Türklerinden.
Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı. Nevrûz gicesi dervîş
ikrârı aldığı tarih nevrûz gicesi 22 Mars 1947. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba,
rehberi Ergirili Dervîş Lütfî (İsmi Dervîş Şâkir’dir).
98-
Kemâl İbrahim Efendi: Giridli min el İskenderiye.
Nevrûz gicesi 21 Mars 1947 mürşidi Ahmed Sırrı Baba rehberi Ergiril Dervîş
Lütfî.
99-
Kübra Hanım bint-i Abdullah: İskenderiye’den Giridli,
nevrûz gicesi 22 Mars 1947 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Ergirili Dervîş
Lütfî.
100-
Gülnâz Hanım: İbrahim Nâcî Bey’in hemşiresi, Nevrûz
gicesi. 22 Mars 1926 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Ahmed Sırrı Baba.
101-
Kazım Abdülkâdir: 21 mars 1948, nevrûz gicesi. Mürşidi
Ahmed Sırrı Dede, rehberi Dervîş Lütfî.
S.17
102-
Uzun Mustafa: 13 Muharrem 1326 mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Kâmil.
103-
Muharrem Eşref: Avlonyalı. 4 Şevvâl 1327 mürşidi Lütfî
Baba, rehberi Dervîş Ali.
104-
Mürüvvet Hanım: Mısırlı Ârif Hilmi Efendi’nin haremi.
18 Muharrem 1328 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Kâmil.
105-
Mehmed bin Hasan: Goskovalı. 3 Şevval 1329 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Göriceli8
Dervîş Kâmil.
106-Muzafer bin İzzet Ergirili Toşa-zâde, 4 Sefer 1331
mürşidi Lütfî Baba, rehberi Dervîş Kâmil.
107-
Mûsâ bin Şahin: Glinalı. 16 Teşrin-i evvel 1330 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Mehmed.
108-
Midhat bin Şaban: Delvineli. Mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Mehmed.
109-
Mustafa bin Hüseyin: Hanyalı. 16 Muharrem 1341 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Bilâl.
110-Mehmed bin Kabu: Avlonyalı. 9 Mars 1342 mürşidi Lütfî
Baba, rehberi Dervîş Bilâl.
111-
Mükerrem bin Şahin: Sırrı Baba’nın biraderi. 29 April
1931 mürşidi Lütfî Baba, rehberi Sırrı Baba.
112-
Mahmûd Nef’î:
Mısır Türklerinden., 22 Mars 1941 nevrûz gicesi mürşidi Sırrı Baba,
rehberi Dervîş Bayram (Tarîkatce nâmı Dervîş Gaybî).
113-
Mahmûd Efendi Ale’s-Serbeynî: Mısırlı.
22 mars 1946 nevrûz gicesi mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî
Ergirili.
114-
Mustafa el Ferrâ: min Dımışk, el ehâd 26 January 1947
mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
115-
Münir Ecemen: Kaptan, Türk. El cum’a nevrûz sultan
gicesi 22 Mars 1947 mürşidi Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili ve en’amı
aleyh bi lakab-ı ser teşrifâtı.
116-
Mahmûd Naf’î (Dervîş Gaybî) dervîş ikrârı almışdır.
Nevrûz gicesi 22
Mars 1947 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi
Dervîş Lütfî Ergirili
117-
Mes’ud Ahmed Efendi Türk 9 Receb 1366 ve 29 May1947 de
nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
118-
Mehmed Ali Efendi: Türk 9 Receb 1366 May 1947 de nasîb
almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
119-Şeyh Mustafa Fahreddin Efendi: Receb 1366 da ve May
1947 de taç ilbâs idilmişdir.
120-Mahmûd Naf’î (Dervîş Gaybî) 9 Receb 1366 de ve 29 Mayıs
1947 de nasîb almışdır.
S.18
121-
Bektaş Mehmed Mahfûz Bey: 10 Zilhicce 1347 -12 Oktober
1947 çehârşenbe gicesi nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Dede, rehberi Dervîş
Lütfî Ergirili.
122-
Anisa Menar bint-i Mahfûz Bey: 10 Zilhicce 1347 ve 12
Oktober 1947 çehârşenbe gicesi nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba ve
rehberi Dervîş Lütfî.
123-
Mehmed Mahfûz Bey: 10 Muharrem 1367 -
11.11.1948 de dervîş ikrârı almışdır.
124-
Mehmed Tebrizî Efendi: 10 Muharrem 1367 de nasîb
almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Lütfî Ergirili.
125-
Mahmûd Ahmed Mehmed: Mısırlı, 21 Mars nevrûz gicesi
nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Dede Baba, rehberi Dervîş Lütfî.
126-Mehmed Şâkir: Kemâleddin Şâkir Efendi’nin oğlu, 21 Mars
nevrûz gicesi nasîb almışdır. Mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi Dervîş
Lütfî.
127- Maâli Mahmud Fahri Paşa, 25 Mars 1949, kendi saraylarında husûsi bir
âyin-i cemde fahri dervîş ikrârı virmişdir.
Rehberi ve mürşidi Ahmed Sırrı Dede Baba.
S.19
128- Nesibe Hanım: Biyeşkalı9 Besim Ağa’nın haremi. 3 Şevvâl 1329 mürşidi Lütfî Baba, rehberi
Dervîş Kâmil.
129-Nusret bin Ali: Ergirili. 16 Teşrin-i
evvel 1330 mürşidi Lütfî Baba, reh-
beri Dervîş Mehmed.
130-
Nesimî bin İlyâs: 5 Mars 1915 mürşidi Lütfî Baba,
rehberi Dervîş Mehmed.
131-
Nesim: Delvinalı. Mürşidi Lütfî Baba, rehberi Ergirili
Dervîş Mehmed.
132-
Na’im bin Kalu: Ergirili. 13 Muharrem 1326 mürşidi Lütfî Baba, rehberi
Dervîş Kâmil.
133-
Nusret Ferhad Bayrakdâr: Kosovalı, kurban bayramı
gicesi 7.12.1943 Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
134-
Nilüfer Servet Hanım: Mahmud Naf’î Efendinin
kerimesi. 3 November 1946 kurban bayramı
gicesi. Mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Ergirili Dervîş Lütfî musâhibi
Abdülaziz Elhancı.
135-
Ni’met Hanım: harem-i Abdülhalîm Efendi, Ergirili. Bâlâ-i
Skenderiye, İskenderiye’de nasîb almışdır. 18 April 1949 cum’a gicesi. Mürşidi
Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi Dervîş Mahmûd Gaybî.
S.20
136- Harun bin Tahir: Koniceli. 4 Rebiü’l-sânî 1338 mürşidi
Lütfî Baba, rehberi Dervîş Mehmed.
S.21
137-
Yılmaz Naf’î ( Dervîş Melik): kurbân gicesi (Bayram)
7.12.1943 mürşidi Ahmed Sırrı Baba, rehberi Dervîş Bayram Yakovalı.
138-
Yusuf Bekir Bimâri: Elbasan’dan. 21 Mars nevrûz gicesi
nasîb almışdır.
Mürşidi Ahmed Sırrı Dedebaba, rehberi
Dervîş Lütfî.
S.22
1923 senesinde reşadetlü Ahmed Sırrı Baba hazretleri
Tarsus’da ikamet-nişîn-i irşâd olduğu zaman Dervîş Muharrem taç ve hırka iktisâ
itmiştir.
18 Zilkade 1342 ve 19 Haziran 1924 tarihine reşadetlü Ahmed
Sırrı Baba Hazretleri Kolonya kazâsında10 Tâc-ı zîr
karyesinde11 erkân-ı aliye-i Hazret Hünkâr üzere dest-i
inâbet alan canların isimleri,
ber-vech-i âtî beyân olunur. Rehberleri Kolonya müftüsü yârân-ı
tarîkatden Ahmed Zihnî Efendidir.
1-
Bektaş Hasan bin Ya’kûb
|
Tâclı12
|
2-
Banuş bin Abdül
|
Tâclı
|
3-
Mehmed bin Ganbi
|
“
|
4-
Bülbül bin Rüstem Kodraslı
|
Tâclı
|
5-
Dilber bin Kâmil
|
Tâclı
|
6-
Âbidin bin Melek
|
Tâclı
|
7- Ya’kûb bin Celâleddin
Barmaşlı13
|
Tâclı
|
8-
Kâzime Hanım
|
Tâclı
|
9-
Mazriye bint-i Hüseyin
|
Tâclı
|
10-
Zeynep bint-i Halîm
|
“
|
11-
Hüsniye bint-i Abdül
|
“
|
12-
Koşa bint-i Kâmil
|
“
|
13-
Şâniku bint-i Hüseyin
|
“
|
14-
Ali bin Orhan
|
Koniceli
|
15-
Feride bin Kâzım
|
Tâc-ı Bâlâlı14
|
15 Zilhicce 1342; 1924 tarihinde Verpika15
karyesinde küşâd olunan meydan-ı Hazreti Pir’de reşadetlü Ahmed Sırrı Baba
Hazretlerinden etek tutan canların isimleri beyân olunur. Rehberleri Tâlib
Efendidir
1- Baka
Şemo
2- Mehdi
bin Selâm
3- Aliye
Rûşen
4- Nazîme
bint-i Ali Berât
29 Muharrem 1343 tarihinde Taç karyesinde reşadetlü Ahmed
Sırrı Baba’dan dest-i inâbet alanların isimleri, rehberleri müftü Ahmed Zihnî
Efendidir.
1- Tûtî
Hanım
2- Nevrûz
Hanım
15 Muharrem 1345 tarihinde Katerine Dergahı’nda reşadetlü
Ahmed Sırrı Babadan dest-i inâbet alan Keysarakalı Rakibe Hanım bint-i Hüseyin,
rehberi Dervîş Velî’dir.
hoş geldiniz .sefalar getirdiniz..
dost ol dost bil. dost kal
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)