BOSTANCI DEDE TÜRBESİ;
TAVAS İLÇESİ, BAHÇEKÖY MAHALLESİ
Bostancı Dede Türbesi; Tavas ilçesi, Bahçeköy Mezarlığı’nın orta yerindedır. Hakkında yazılı kaynaklara bir bilgi yansımamıştır. Ancak adı, hakkında anlatılan rivayetler, bölgenin demografik yapısı gibi bazı unsurlar göz önüne alınacak olursa Bostancı Dede’nin bir Alevî-Bektâşî dervişi olduğunu söyleyebiliriz.
Türbe; 4 x 8 metre ölçülerinde, dikdörtgen biçimli, ahşap beşik çatılı, Marsilya kiremidi örtülü, tek odalı, taş yapılı, sergisiz, basit bir yapı niteliğindedir. Mimari ve teknik her hangi bir özelliği bulunmayan yapının duvarları toprak sıvalı, kireç badanalıdır. 180 santimetre yüksekliğinde oldukça alçak olan tavan sunta çakılıdır. Ahşap çatı ve kiremitler eskidiği için çatının aktığı görülmektedir. Bakımsız ve harap durumdadır. Tek gözlü türbe binasında kitabeye rastlanılamamıştır. Süsleme sanatı olmayan binanın içinde, kuzey-güney doğrultusunda, her biri 90 x 240 santimetre ölçülerinde, 20 santimetre yüksekliğinde, üzeri betonla kaplanmış, yan yana iki kabir görülmektedir. Sol taraftaki kabrin Bostancı Dede’ye, diğerinin de ikinci eşine ait olduğu söylenmektedir.
Bazı kaynaklarda Pamukkale ilçesi Tekkeköy Mahallesi Mezarlığı’da türbesi olan Bostancı Baba ile Tavas ilçesi, Bahçeköy Mezarlığı’nda türbesi olan Bostancı Dede birbirine karıştırılmaktadır. Hacı Bektâş Velî Halifelerinden Pamukkale ilçesi, Tekkeköy Mahallesi Mezarlığı’nda Türbesi olan; bazı kaynaklarda Hacı Şems, Hacı Şen, Hacı Şemseddin olarak adı geçen, halk arasında da Haşam Baba olarak bilinen Bostancı Baba; Hacı Bektâş Velî Velayetnamesi’nde adı geçen Bostancı Baba’dır. Tavas ilçesi, Bahçeköy Mezarlığı’nda türbesi olan ve şimdi anlattığımız Bostancı Dede, Hacı Bektâş Velî Velayetnamesi’nde anlatılan Bostancı Baba’dan ayrı başka bir Bostancı Dede’dir. Belki Tavas ilçesi, Bahçeköy’deki Bostancı Dede Türbesi’ndeki aziz kişi, Pamukkale ilçesi, Tekkeköy Mahallesi Mezarlığı’nda türbesi olan ve Hacı Bektâş Velî halifelerinden Bostancı Baba’nın bir öğrencisi olması muhtemeldir.
Rivayet odur ki, Bostancı Dede çiftçilikle uğraşır, geçimini bostan satarak sağlarmış. Büyük ve küçük olmak üzere iki eşi varmış. Büyük eşi sürekli Bostancı Dede’den küçük eşini daha çok itibar ettiği konusunda şikâyet edermiş. Bir gün iki eşi ile beraber tarlasına bostan ekmiş, hemen ertesi günü de eve misafir gelmiş. Evde misafire ikram edebilecekleri bir şey yokmuş. Büyük eşine, “Hanım bostana git ve ektiğimiz bostandan üç kavun getir de misafirlere ikram edelim.” demiş. Büyük Hanım, “Sen şaşırdın mı muhterem? Daha dün ektik, bugün bostan mı olur?” demiş ve gitmemiş. Bostancı Dede bu sefer küçük eşine, “Hanım bostana git ve bostandan üç kavun getir de misafirlere ikram edelim.” demiş. Küçük eşi hiçbir şey söylemeden torbayı sırtına geçirmiş ve bostana gitmiş. Dönüşünde üç kavun getirmiş ve misafire ikram etmişler. Böylece Bostancı Dede küçük eşini büyük eşinden neden daha çok itibar ettiğini kerametiyle göstermiş olmuş. Şimdi Bahçeköy'de insanlar ne zaman tarlaya bir şeyler ekecek olsalar “Allah’ım Bostancı Dede bereketi ver!” diye dua etmektedirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.